Taner Akçam: Kürt sonunun çözümü PKK ile görüşmelerden geçmiyor

Taner Akçam: Kürt sonunun çözümü PKK ile görüşmelerden geçmiyor

.

A+A-

“HDP’nin kapatılması bir şans olabilir mi?” başlığı ile bir yazı kaleme alan  Prof. Dr. Taner Akçam “Kürt meselesinin çözümünün PKK ile yapılacak görüşmelerde yattığını veya görüşmelerden geçtiğini düşünmüyorum” dedi.

“Dağ Kürt insanı için ölümdür” tespitinde bulunan Akçam, HDP’nin kapatılmasıyla “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, son derece bilinçli bir şekilde Kürt gençlerini dağa teşvik ediyor. Çünkü onlara başka bir alan bırakmıyor” ifadelerini kullandı.

HDP ve Kürt siyasetini merkeze alan dikkat çekici bir yazı kaleme alan Akçam yazısı tanınmış gazetelerde yayımlanmayınca yazısını Facebook hesabında paylaştı. Yazdığı yazı hakkında Kronos'a konuşan Dr. Taner Akçam, HDP’ye yönelik kapatma girişiminin esas olarak Kürtlerin siyasetteki temsil imkânlarının yok edilmesiyle doğrudan ilintili olduğunu ileri sürdü.

“Kürt meselesinin çözümünün PKK ile yapılacak görüşmelerde yattığını veya görüşmelerden geçtiğini düşünmüyorum” diyen Akçam, “Kürt sorununu çözmek konusunda ciddiyseniz mesele çok basittir; ezilen insanlara (burada Kürtlere) seninle her düzeyde eşit ve eş değer bir arada yaşayabileceği siyasi ortamı ve imkânı sunmak zorundasındır. Kürt meselesinin özü budur” dedi.

Türk aydınlarının PKK’yi yeteri düzeyde eleştiremediğini belirten Akçam, “Türk aydınları iki, üç tane ciddi hatayla HDP ve Kürtlerle ilişki kuruyorlar” diyerek o hataları şöyle sıraladı:

“Türk aydınları iki, üç tane ciddi hatayla HDP ve Kürtlerle ilişki kuruyorlar. Birinci hataları, silahlı mücadele romantizmleridir. “Biz yapamıyoruz bari onlar yapsınlar,” diyen epey romantik aydın var Türkiye’de. Eline silah versen yerinden kalkmayacak, ama Kürdün bu işi yapmasından keyif alacak tuhaf bir topluluk bu…

İkincisi, “eleştirmek düşmana hizmet eder” mantığıyla anlatabileceğim geleneksel sol hastalıktır. Stalinizm bunun en iyi örneğidir. 1920’li, 30’lu yıllarda Sovyet rejimi muhalefete kan kustururken, parti üyelerini, köylüleri yığınlar halinde imha ederken Batı’daki komünistler, “Sovyetleri eleştirmek düşmanın işine yarar, bunun vakti değildir” diyerek seslerini çıkarmadılar, kafalarını kuma gömdüler. Sosyalizm bugün Batı dünyasında prestij kaybettiyse bunun en önemli nedenlerinden bir tanesi de Stalinizm terörüne karşı demokrat Batı kesiminin tavır almamasıydı. Bugün aynı problem PKK için geçerlidir. Adını koyayım, PKK Stalinist bir örgüttür. Stalinist örgütün de siyaseten eleştirilmeye hakkı vardır.

Üçüncüsü, Türk aydınlarında çok ciddi bir biçimde sömürgeci aydını havası var. O da şu, soruna “zavallı Kürtler” havası ile yaklaşıyorlar. “Ben şimdi Batıda huzur içindeyim; Kürtler ise zulme uğruyor, benim yanlış gördüğüm şeyleri söylemem uygun kaçmaz” tavrı içindeler. Kendileri için doğru bulmadıklarını, başkaları yapınca “anlayışla” yaklaşıyorlar. Kendileri için ayrı, Kürtler için ayrı kriterler geliştiriyorlar. Oysa eleştirel gözde bir hiyerarşi olmamalıdır. Türk aydınının kolonyal beyaz adam efendisi tavrıyla, misyonerlerin acıma duygusuyla Kürt siyasetine yaklaşmaları doğru değildir. Siyaseten bir şeyin Türk için yanlış Kürt için doğru olmasından söz edilemez. Bu sığ düşünce nedeniyle, PKK ya “terör örgütüdür” ya da “doğru yapıyor veya eleştirinin zamanı değil sessiz kalalım” alternatiflerine sıkışmış bir dünyada yaşıyoruz… Türkiye’nin kurtulması gereken bir cenderedir bu.”

Prof. Dr. Taner Akçam röportajının bir bölümünde “Daha açık ifade edeyim, dağ Kürt insanı için ölümdür. Kürt insanını dağa davet etmek siyaseten Kürt davası için tehlikelidir, zararlıdır. Bunun için zaten Türk devleti Kürtlere başka seçenek sunmuyor. Ama ilginç olan şu: Bunu ben söylemiyorum. Yıllardır bunu söyleyen çok sayıda Kürt aydını var ama kimse onları dinlemiyor. Varlıklarından bile haberdar değiliz. Bir daha söyleyeyim, Kürt insanına dağı siyasi seçenek olarak sunmak ve savunmak yanlıştır” yorumunda bulundu.

Röportajın tamamına burdan ulaşabilirsiniz.

Taner Akçam'ın makelesi: HDP’nin Kapatılması ve Yeni Bir Koalisyon İhtiyacı Üzerine Sesli Düşünceler

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.