İsmail Beşikci, İbrahim Gürbüz ile Celal Temel, İran ve Doğu Kürdistan’da son üç aydır, Kürd kızı Jîna Emînî’nin İşkence ile öldürülmesi ile başlayan sürece dair duydukları kaygı ve endişeyi dile getiren bir açıklama yayınladılar.

Sosyolog ve yazar İsmail Beşikci, İsmail Beşikci Vakfı Başkanı İbrahim Gürbüz ile yazar Celal Temel'in yayınladığı açıklamada, özelde Doğu Kürdistan'da, genelde İran'da Kürd kızı Jîna Emînî’nin  İşkence ile öldürülmesi ile başlayan sürecte yaşananları endişe ile izledikleri, şiddetin İslamda yer olmamasına rağmen, bazı islami yapıların buna riayet etmediklerine dikkat çekilerek şu ifadeler yer aldı:

İran ve Doğu Kürdistan’da son üç aydır, Kürd kızı Jîna Emînî’nin işkence ile öldürülmesi ile başlayan süreci endişe ile izliyoruz. İslam’da teorik olarak, hoş görü, merhamet, adalet ve vicdan gibi değerlerin yüksek olduğunu biliyoruz.

Ancak pratikte gerek Hizbul-kontra cinayetlerinde gerek İran İslam Cumhuriyeti'nin uygulamalarında gerek DAİŞ katliamlarında ve gerekse kendine İslamcı diyen iktidarların uygulamalarında, Enfal soykırımında, bunun böyle olmadığını görüyor ve yaşıyoruz.

Özellikle radikal İslamcı anlayışın, Baasçı Saddam, Seküler Şah ve Kemalist rejimlerden hiç de farklı olmadığını görüyoruz. Bunların hepsi zalim, soykırımcı, riyakâr ve iki yüzlüdürler. Kuran-ı Kerim'in bir ayeti olarak görülen Kürd diline ve Kürd milletine yaşam hakkı tanımamaktadırlar. Ve varlıklarını Kürdlüğün yokluğu üzerine kurmuşlardır.
Son günlerde İran’da muhaliflere ve Doğu Kürdistan’daki ulusal mücadeleye karşı yürütülen katliamları ve idamları şiddetle kınıyoruz.

28 Kasım 2022
İsmail Beşikçi
İbrahim Gürbüz
Celâl Temel