Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kasım 2016 yılında tutuklanan 13 HDP’li milletvekilinin başvurusunda vekillerin haksız olarak tutuklandıklarına, tutukluluk hallerinin haksız olarak devam ettirildiğine, ifade özgürlüğü ve seçme ve seçilme haklarının ihlal edildiğine karar verdi.

Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre; Eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile İdris Baluken, Besime Konca, Abdullah Zeydan, Nihat Akdoğan, Selma Irmak, Ferhat Encü, Gülser Yıldırım, Nursel Aydoğan, Çağlar Demirel, Ayhan Bilgen, Burcu Çelik ve Leyla Birlik adına yapılan başvuruda vekillerin 4 Kasım’da tutuklanmaları nedeniyle Türkiye, manevi tazminat cezasına mahkum edildi.

AİHM’in verdiği kararı değerlendiren dosyanın avukatı Ramazan Demir, “AİHM, hükümetin bütün itirazlarını reddetti ve milletvekillerinin siyasi sakilerle tutuklandıklarına karar verdi. Mahkeme bütün maddelerden ihlal buldu. Hem haksız tutuklandıklarına hem de tutukluluklarının haksız devam ettirildiklerine, seçme ve seçilme haklarını ihlal edildiğine karar verdi. AİHM, Demirtaş hakkında verilen ihlal kararını diğer vekiller için de verdi” dedi.

“Hepsinin beraat edilmesi gerekiyor”

“Milletvekillerinin siyasi özgürlüklerini kullanırken sarf ettikleri sözlerin ifade özgürlükleri kapsamında kaldıklarına ciddi bir vurgu var” diyen Demir şöyle konuştu:

"4 Kasım 2016 operasyonuyla gözaltına alınma sürecinin 18'inci maddenin ihlali olduğunu söyleyen taraflar var. Bu dosyaların açılıp hepsinin beraat edilmesi gerekiyor. Abdullah Zeydan’ın Yargıtay’da dosyası devam ediyor. Yargıtay’ın derhal beraat verip dosyayı kapatması gerekiyor. 18’inci madde ihlali olduğu için bu insanların siyasi saiklerle tutuklandıkları söyleyen bir karar. Bu karar, insanların artık Türkiye’deki yargılamalarının üstüne gölge düşüyor. Normal, sıradan bir yargılama olarak kabul edilemez. Bu insanlar hükümetin doğrudan talebiyle tutuklandıkları için yargılamalarda hukuki niteliği ortadan kalkıyor. Artık olağan bir yargılama sistemi olmuyor. Sözlü ifadeleri nedeniyle maruz kaldıkları bütün yargılamaların derhal sonlandırılması gerekiyor. 2016’dan önceki hale getirilmesi gerekiyor."

Tek karşı oy yargıç Saadet Yüksel'den

Danimarkalı yargıç Jon Fridrik Kjølbro'nun başkanlık ettiği 7 kişilik jüri, değerlendirmesinde 1'e karşı 6 oyla, Avrupa İnsan Hakları Sözleşme'nin (AİHS) ifade özgürlüğünü kapsayan 10'uncu maddesinin ve özgürlük ve güvenlik hakkını güvence altına alan 5'inci maddesinin 1'inci ve 3'üncü fıkralarının ihlal edildiğine karar verdi. Jüri 1'e karşı 6 oyla, Sözleşme'nin 5'inci maddesiyle bağlantılı olarak 18'inci maddesinin de ihlal edildiğine karar verdi. Kararlara tek karşı oyu Türk yargıç Saadet Yüksel kullandı.

Jüri ayrıca Türkiye'nin AİHM'ye bireysel başvuru hakkını güvence altına alan 34'üncü maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediğine de oybirliğiyle karar verdi.

Nursel Aydoğan, Ayhan Bilgen ve Leyla Birlik dışındaki başvuranların her birine 16 bin euro manevi tazminat verilmesine, Bilgen'e ise 11 bin 600 euro manevi tazminat verilmesine hükmedildi. Ayrıca mahkeme giderleri için başvuranların her birine biner euro verilmesine karar verildi.