Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası(Eğitim Sen), 2019-2020 Eğitim-Öğretim yılına ilişkin bir açıklama yayımladı. "Öğretmenler İçin 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı Mesajı" başlığıyla yayınlanan açıklamada, "Bakan Ziya Selçuk her fırsatta öğretmenlerle birlikte hareket ediyoruz dese de sorunlarımız derinleşiyor" denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"'Üç ay tatil yapıyorlar' diyenlerin kulakları çınlar mı bilinmez ama yaz dönemi, eğitim sisteminde olup bitenden gözümüzü alamadığımız bir dönem oldu.

"Okullar kapalıyken orta öğretime geçiş ve üniversiteye yerleştirme sınavlarının sonuçları, açıkta kalan öğrenciler, gitmek istemediği okula gitmek zorunda bırakılan gençlerin durumu eğitim gündeminin temel başlıkları oldu.
"Bizlerin şaşırmadığı bu durumun en temel nedeni, eğitim politikaları oluşturulurken eğitimin temel öznesi olan biz öğretmenlerin iradelerinin, görüşlerinin yok sayılmasıdır. Bakan Ziya Selçuk her fırsatta 'öğretmenlerle birlikte hareket ediyoruz' dese de sorunlarımız derinleşiyor, taleplerimiz ve önerilerimiz hayat bulmuyor. 3600 ek gösterge ve öğretmenlerin ekonomik sorunlarının hiçbiri çözülmüş değil."

"Trajikomik zam oranları"

Birçok sorunun hâlâ çözülemediğinin vurgulandığı açıklama şöyle devam etti:

"Eğitim sisteminde yaşanan sorunların kaynağı bizmişiz gibi ısrarla emeğimiz, mesleğimiz, niteliğimiz, haklarımız tartışmaya açılıyor. Meslek kanunu çalışmaları kapalı kapılar ardında, güya bizim için ama bize rağmen yürütülüyor.

"Fedakarlıklarımızın görülmek istendiği tek alan ise sabretmemizin istendiği konular oluyor. Atama bekleyen meslektaşlarımız, aynı işi yapmamıza rağmen ücretli, sözleşmeli, kadrolu adı altında farklı biçimlerde istihdam edilmemiz, hukuksuz biçimde ihraç edilen arkadaşlarımız, satın alma gücümüzün enflasyon karşısında erimesine rağmen bizlere sunulan trajikomik zam oranları gibi durumların sözü dahi açılmıyor.

"Önümüzdeki eğitim öğretim yılı, bizlerin geliştireceği ortak tutumlar sayesinde umduğumuz gibi geçebilir. Biliyoruz ki birlikte hareket edemediğimiz müddetçe sorunlarımızın derinleşmesi kaçınılmazdır. Bu nedenle emeğimizi sahiplenmek, haklarımızı geliştirmek ve geleceğe güvenle bakabilmek için el ele vermeliyiz.

"Hakkımızda verilecek kararların bize rağmen alınmasına engel olmalı, bizlerin ortak iradesiyle politika geliştirilmesini daha güçlü savunmalıyız."