"​​Biden Brüksel'de Erdoğan'la görüşemedi"

"​​Biden Brüksel'de Erdoğan'la görüşemedi"

.

A+A-

Fehim TAŞTEKİN +GERÇEK -

Türkiye’ye Ukrayna’da teşekkür etseler de Kongre’deki hava hala Türkiye’nin aleyhinde.

Erdoğan, Ukrayna krizi sayesinde Türkiye’nin NATO’daki yerini iyi değerlendirerek üç bakımdan durumu lehe çevirmeye çalışıyor. Bir süreden beri müttefikler arasında diplomatik tecrit halini yaşıyordu. Şimdi hem Avrupa’dan liderleri ağırlıyor hem de NATO zirvesinde olduğu gibi liderlerle görüşebiliyor. Sözünün dinlendiği bir zemin yakaladı.

İkincisi Rusya’dan çıkan şirketler ya da Avrupa’dan kaçan Rus sermayesine Türkiye’ye park edebileceklerini söylüyor. Hem de aleni olarak. Ekonomik çarkın dönmesi için sıcak paraya muhtaç.

Üçüncüsü Batılı müttefiklerin Türk savunma sanayiine uyguladıkları ambargo veya kısıtlamaları kaldırmalarını istiyor. Bu zemin ne kadar daha Erdoğan’ın işini yarar bilemeyiz. Fakat iyimser tablonun yanıltıcı olma ihtimali yüksek. Bir kere Biden yine Erdoğan’la ikili görüşme yapmadı. 

Bu krizde Karadeniz’e kıyı ülkeleri yakın planda tutarken Erdoğan’la görüşmemesi hoşnutsuzluk halinin devam ettiğini gösteriyor. Bunun ötesinde bu ambargoların nedeni Suriye’deki operasyonlar ve S-400 alımıydı. Bu iki gerekçe de hala varlığını koruyor.

Biden F-16 paketi için Kongre’ye olumlu görüş bildirme sözü vermiş. Ama asıl mesele F-35’lerden Türkiye’nin atılması değil miydi? Türkiye’ye Ukrayna’da teşekkür etseler de Kongre’deki hava hala Türkiye’nin aleyhinde. 

*

Erdoğan Rusya’ya yaptırımların delinmesi konusunda belki Avrupa kanadından anlayış görebilir. Çünkü ekonomik olarak Avrupa da bedel ödüyor. Ama sürece yön veren asıl aktör ABD ve onlar da bu konuda Türkiye’yi yakın takibe alacaklardır. Erdoğan ders niteliğindeki Halkbank meselesini unutmayı tercih edebilir, 2023’e giderken şiddetle ekonomik düzelmeye ihtiyacı var. 

*

Ukrayna nedeniyle NATO’ya taze kan bulundu. Fakat aynı zamanda Avrupa silahlanma karalarıyla kendi yolunu tutturmaya başladı. Uzun vadede bu tek tek ülkelerin ya da AB’nin savunmada stratejik özerkliğini mümkün kılabilir. Hem ABD hem Türkiye’nin istemediği bir sonuç. 

Çünkü Türkiye Avrupa’da kendi ağırlığını NATO üzerinden hissettiriyor. Doğu Avrupa ve Ege’deki gerilimlerde NATO Türkiye ve Yunanistan arasında denge kurabiliyor. Avrupa özerk davrandığında Yunanistan’ın eli güçlenir. Ankara bu tür bir süreci protesto ile karşılar. 

Erdoğan bir de enerji konusunda yeni ve önemli gelişmeler olacağını söyledi. Bu Rus enerjisine bağımlılığı azaltmak için bir zamanlar üzerinde çok durulan Nabucco projesini hatırlatıyor. 

Bu müjde birkaç senaryoya yaslanıyor: Birincisi Kürdistan gazının Türkiye hatlarına eklenmesi. İkincisi Doğu Akdeniz’de alternatif rotaya ağırlık verilmesi. Üçüncüsü Kafkasya koridoru açılırsa Hazar’dan yeni boru hatların döşenmesi. Bir de İran’la nükleer anlaşma sağlanırsa oradaki potansiyel de büyük. Hepsi de ciddi açmazlarla olabilirliği tartışmalı alternatifler. Bu arada ABD kendi gazını Avrupa’ya taşımanın derdinde.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.