Fehim Taştekin: Beklentilere dayalı İdlib stratejisi yürümüyor

Fehim Taştekin: Beklentilere dayalı İdlib stratejisi yürümüyor

Fehim Taştekin ile Suriye ve muhtemel gelişmeleri Ahval’e konuştu

A+A-

Haber Merkezi - Amerika ve NATO’dan istediği desteği alamayan Erdoğan, Suriye yönetimine verdiği 29 Şubat ültimatomundan geri adım atmış görünüyor. Yani, Suriye Ordusu ay sonunda İdlib’de kazandığı topraklar çekilmezse Türkiye bir savaş başlatmayacak. Rusya desteğindeki Suriye Ordusu ise özellikle İdlib’in güneyinde hızlı ilerleyişini sürdürüyor. Putin ise Erdoğan ile bir görüşme sürecini ağırdan alarak götürüyor. Fehim Taştekin ile Suriye ve muhtemel gelişmeleri Ahval’e konuştu:

“Erdoğan sahadaki duruma, müttefiklerin tutumuna, eldeki imkanlara ve ne kadar askeri kapasite kullanabileceğine bakmaksızın tamamen beklentilere ve umutlara dayalı bir stratejiyle İdlib’de Suriye ordusuna ihtarda bulundu. Bunu yaparken Batılı müttefiklerden destek görebileceği, Rusya’nın Türkiye ile karşı karşıya gelmek istemeyip nihayetinde Şam’ı dizginleyeceği ve Suriye ordusunun kolayca pes edeceği hesabıyla harekete geçti.

Ancak üç alanda da istediği yönde gelişmeler olmadı. Sahada son bir ay içerisinde Suriye ordusu Erdoğan’ın ihtarına aldırmadan 138 yerin kontrolünü ele aldı. Türkiye’nin askeri sevkiyatla oluşturduğu bariyer ve Moskova’nın hala Ankara’yı gözeten esnekliğine bağlı olarak Suriye ordusu operasyonu M-4 yolunu açmak için güneye kaydırdı. Silahlı gruplar da Türk ordusunun desteğiyle Neyrab’ı tekrar ele geçirdi. Fakat buna mukabil Suriye ordusu İdlib’in güneyinde son 48 saatte 33 yeri aldı.

Belki Türk bariyeri bu süreci yavaşlatıyor ama Suriye ordusunu durduramıyor. Beri tarafta ABD’nin destek sözü havada kaldı. Erdoğan’ın söylediği gibi ABD Patriot konuşlandırmayacak. En azından şimdilik durum bu. AB kanadından da umut yok. Erdoğan’ın elini güçlendirmeye dönük dörtlü zirve önerisi Moskova’dan döndü. Rusya da geri adım atmıyor.

Moskova Türkiye’yi yanında tutmak ve bu meselenin Rusya-Türkiye veya ikinci aşamada Rusya-NATO çatışmasına dönüşmesini önlemek için belli düzeyde esneklikler gösteriyor. Batı’nın tepkisini ve ne yapacağını görmek için de biraz beklemeyi tercih ettiler. Şimdi o cephe fazla risk almak istemediğine göre Putin’in Erdoğan’a yeni bir zafer sunmasının nedeni yok.

Erdoğan’ın 29 Şubat’a kadar Suriye ordusunu Soçi Mutabakatı sınırlarına püskürtmek için artık topyekün savaşa girmesi lazım. Hava sahasını kullanamazken bu zor. Büyük bir naiflikle Rusya’nın hava sahasını açmasını bekliyorlar. İlişkilerin hatırı var ya! Bu mantıkla ve bu türden bir naiflikle bir strateji yürütülemez, buna strateji bile denmez. Sadece ülke itibarsızlaştırılıyor. Yine de geçici olarak bir uzlaşma noktası bulunabilir.

M-5’ten sonra M-4 otoyolunun da açılması, belki İdlib kent merkezinin de alınması sonrasında Türkiye sınırlarında sivillerin de barınacağı bir alan üzerinden yeni bir haritada üzerinde anlaşabilirler. Bunun ömrü de kısa sürer. Bu bölgede Rusya’nın Suriye savaşına müdahil olmasının nedenlerinden biri yatıyor. Mesela Cisr el Şuğur’u operasyon dışı tutmalarını beklemek yanıltıcı olur. Burada Rusya’yı yakından ilgilendiren Kafkasya ve Orta Asya’dan savaşçılar var. Rusya bunlarda kendi sınırları içinde savaşmaktansa Suriye’de savaşmayı tercih ediyor.

Bu 2015’de başlayan müdahalenin de motivasyonuydu. Türkiye de Astana sürecinin dışında kalan bu grupların elimine edilmesi konusunda taahhütte bulunmuştu. Fakat aptala yapma taktiği burada da geçerli. Erdoğan göz yumulan, kayırılan hatta bir şekilde desteklenen, Türkiye’deki derin yapılarla bağlantılı olan bu gruplarla ilişkilerini düşmanlığa dönüştürmek istemiyor. Fakat bildiğimiz Rusya bunları kendi haline bırakmaz.”

Gidişat-Fehim Taştekin: Beklentilere dayalı İdlib stratejisi yürümüyor

 

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler