Bugün, Rusya’nın Soçi kentinde, İran devlet Başkanı Hasan Ruhani, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in katılımıyla gerçekleştirilen üçlü liderler zirvesinden önemli mesajlar çıktı.

Üç liderin ortak yaptığı açıklamada 'Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'nin yapılacağı duyuruldu. 

Putin’den ‘TÜM TARAFLAR’ vurgusu!

Rusya Devlet Başkanı Putin, konuşmasında ‘Suriyeliler kendi kaderine kendi karar vermeli’ vurgusu yaparken kullandığı ‘siyasi çözüm bulunması için yapılacak bu kongreye Suriye’deki istisnasız tüm milliyet ve mezheplerin katılmasından yanadır’ ifadesi dikkat çekti.

Erdoğan ise konuşmasında ‘Milli güvenliğimizi tehdit eden gruplarla aynı çatıda olmamızı kimse bizden beklemesin.’ ifadelerini kullandı.

İran Devlet Başkanı ise yeni anayasa ve seçim vurgusu yaptı. Ruhani konuşmasında ulusal milli ve tüm aktif partilerin, Suriye karşıtı veya taraftarı tüm tarafların kongre çatısında birleşmeleri ve yeni anayasa için temel oluşturmalarının esas alındığını dile getirdi, “Özgür ve adil seçim yapılacak. Bu barış ve istikrar getirebilir. Yeniden ülkenin yapılanması için bu üç ülke fikirlerini beyan ettiler.” dedi.

Zirve’de Putin ve Ruhani’nin yeni anayasa, adil ve demokratik seçimler ve tüm tarafların katılımını esas alan müzakereler vurgusu dikkat çekerken Erdoğan’ın PYD’yi masadan dışlamadaki ısrarı da belirginliğini korudu.

Açıkça anlaşılacağı üzere Türkiye, PYD/YPG’nin de katılacağı barış görüşmelerine katılmama yönündeki ısrarını sürdürüyor. Bu durumda Soçi Zirvesi Türkiye açısından bekleneni vermiş değil. Türkiye’nin Kürt karşıtı siyaseti onu bütünüyle barış sürecinin dışına itebilir.

Liderlerin konuşmalarının tam metni:

PUTİN:

"Barışın tesis edilmesi, güvenilğin sağlanması. Son zamanlarda birlikte yaptığımız çalışmaların olumlu sonuçlar verdiğini görüyoruz.IŞİD'in yok edilmesi konusunda önemli adımlar attık, ciddi aşamalar kaydettik.

Bugünkü toplantının konusunda çatışmalardan sonra ne yapılacağı da. önümüze reel hedefler koyduk. Astana sürecinde etkinliği göstermiştir üç ülke. Suriyelilerin ülkelerine sönmek için koşulların uydurulması, çatışmaların tamamen durdurulması konusunda konuştuk.

İran ve Türkiye'nin Ulusal Suriye Kongresi'nin toplanması için desteğini görüyoruz. Suriyeliler kendi kaderine kendi karar vermeli.

Yeniden alt yapılarının oluşturması konusunda, ekonomi, hastaneler, kreşlerin düzenlenmesinde diğer ülkelerin de dahil edilmesi konusunu görüştük. Olumlu görüşmeler için teşekkür ediyorum. Yeni çatışmaların önlenmesini öngörüyoruz. "

Rusya bilindiği üzere Suriye krizi başından beri çıkışın Suriye halkı tarafından bulması gerektiği görüşünü savundu ve savunuyor. Suriye Ulusal Diyalog Kongresi toplama fikri de düşüncenin pratiğe dönüşmesidir. Rusya, siyasi çözüm bulunması için yapılacak bu kongreye Suriye’deki istisnasız tüm milliyet ve mezheplerin katılmasından yanadır.

RUHANİ:

"Suriye'de barış ve istikrar için bu görüşmeler IŞİD'in bütün ülkeler için tehlike. IŞİD bütün günahsız insanları şehadet mertebesine getirdi. Bu toplantın çok açık bir toplantıydı. Amaç burada ulusal, milli kongrenin oluşması ve bu kongrede bütün aktif partiler, Suriye'ye karşı ya da taraftarı olanlar bu kongrede birleşecekler ve müzakare yapılacak. Bu kongrede yeni anayasa için temel oluşturacak. Özgür ve adil seçim yapılacak. Bu barış ve istikrar getirebilir. Yeniden ülkenin yapılanması için bu üç ülke fikirlerini beyan ettiler. Bu konudaki mutabakatlarını açıkladılar. Dışişleri Bakanları ve genelkurmay Başkanları bu kongrenin daha kolay yapılması için çalışacaklar. Yeni bir adım atıldığı için mutlutum. Umuyorum ki özgür bile seçim yapılabilir."

ERDOĞAN:

 "Rusya ile görüşmelerimizin meyvelerini her alanda topluyoruz. Ruhani ile gerçekleştirdiğimiz ikili görüşmelerde ilişkilerimizi geliştirmek için mutabık kaldık. Gündemimizdeki meseleleri samimiyetle ele aldık. Gerginliği azaltma bölgelerin temel rol oynadığını tespit ettik. Cenevre sürecine sağlayacağımız katkıları konuştuk. Suriye halkının öncülüğünde kapasayıcı, adil ve şeffaf sürecin başlaması konusunda görüş birliğini sağladık. Suriye kongresinin bu ilkelerin temelinde eş güdüm içinde çalışmaya karar verdik. Başta rejim ve muhalefetin tutumuna bağlıdır. Milli güvenliğimizi tehdit eden gruplarla aynı çatıda olmamızı kimse bizden beklemesin. Suriye'de güven artıcı önlemleri kademeli olarak insani yardım gibi adımları gözden geçirdik. Halkın acılarının dinmesi için umut teşkil edeceğini inanıyorum. Ülkelerimiz arasındaki bu verimli işbirliğinin tüm bölgedeki gerginliğin azaltmasını bekliyorum"