Erdoğan yanlış kişileri avlıyor

Erdoğan yanlış kişileri avlıyor

İstanbul saldırıları, Türk hükümeti tarafından çok sayıda muhalif siyasetçinin tutuklanması için bir fırsat olarak algılanmış gözüküyor. Christian Buttkereit’a göre, terörle mücadele ters tepiyor.

A+A-

İstanbul saldırıları, Türk hükümeti tarafından çok sayıda muhalif siyasetçinin tutuklanması için bir fırsat olarak algılanmış gözüküyor. Christian Buttkereit’a göre, terörle mücadele ters tepiyor.

Türk devleti aylardır tüm varlığıyla terörle savaşıyor olmasına rağmen, cumartesi günü İstanbul'un göbeğinde düzenlenen saldırılarda şu ana kadar 44 kişi hayatını kaybetti. Patlamalardan sadece bir saat sonra 13 şüpheli gözaltına alındı ve kısa süre sonra Türk hükümeti katliama yol açan saldırıların arkasında yasaklı terör örgütü PKK'nın olduğundan emin bir tavır takındı.

Ne var ki sonradan, grubun kendi açıklamasından hareketle saldırıların PKK tarafından değil, ona yakın bir grup olan TAK (Kürdistan Özgürlük Şahinleri) tarafından gerçekleştirildiği öğrenildi. Türk hükümeti böylece, vardığı hızlı hükümle sorumluyu belirlemeye 'çok yaklaşmış oldu'. Ancak hakikatte bu iki durum oldukça farklı.

Barış ortağı'ndan terör kulübüne

Militan bir grup olarak TAK, şu ana kadar tek başına çok sayıda kanlı saldırıya imza atmış durumdayken, PKK Türk hükümeti tarafından henüz bir buçuk sene öncesine kadar barış görüşmeleri için müzakere ortağı olarak algılanıyordu. Türk hükümetinin saldırının hemen ardından PKK'yı sorumlu tutması, örgütün hükümetin gözünde yeni barış müzakereleri yapılırken potansiyel bir ortak olarak masaya oturma şansını kaybettiği anlamına geliyor. Kim onlarca polis memurunu öldüren teröristlerle müzakere etsin ki? Ancak PKK olmadan Türkiye'nin güneydoğusunda barışın sağlanması mümkün değil, bu bölgede barış sağlanmadığı sürece de terör aynen bu hafta sonunda olduğu gibi ülkenin şehirlerine taşınacak.

Erdoğan hükümeti, PKK'ya karşı takındığı tavizsiz tavırla barışın gerçekleşmesi için tüm şansları engellemiş oluyor. PKK ile müzakerelerde bulunulması elbette TAK gibi başka örgütlerin terör saldırısı düzenleme ihtimalini bertaraf etmez, ama bu riski azaltır. Ama Türk hükümetinin davranış şekli, Kürtlerle barışmakla ilgilenmedikleri izlenimini uyandırıyor. Peki, neyle ilgileniyorlar? Çatışmanın askeri yollarla çözülemeyeceğini ancak bastırılabileceğini geçen yaklaşık otuz yıl gösterdi.

Deutschland Christian Buttkereit (SWR/A. Kluge)

Christian Buttkereit

Öte yandan Türk devletinin muazzam bir bütçeyle terörist veya terör destekçisi olduğu varsayılanlara kovuşturma başlatması, binlerce devlet memuru, hukukçu, profesör ve gazeteciyi hapse atması tuhaf bir hal alıyor. Sırf geçtiğimiz hafta içinde, hiç kimseyi öldürmemiş ve bomba hazırlamamış olsalar da, terör destekçisi oldukları iddiasıyla 56 üniversite çalışanı tutuklandı. Cumartesi günkü terör saldırıları ise, HDP bünyesinde siyaset yapan yüzden fazla siyasetçinin gözaltına alınması için gereken bahaneyi sunmuş oldu. Bu durum,  şayet bu siyasetçilerin her birinin söz konusu terör eylemine katıldığı ya da en azından saldırının planlanması hakkında bilgileri olduğu kanıtlanabildiği sürece meşru biçimde gerekçelendirilebilirdi.

Yeni saldırılara sebebiyet veriliyor

Tüm bunların uyandırdığı izlenim şu: Türk hükümeti yanlış kişileri avlıyor. Eğer devlet tüm enerjisini muhaliflerin değil de gerçekten tehlikeli olan teröristlerin peşine düşmek üzerine yoğunlaştırmış olsaydı, İstanbul saldırıları engellenebilir miydi? Saldırılar hakkında hiçbir fikri olmayan, ama saldırılardan bir saat sonra saldırganın kimliğini belirleyen istihbarat teşkilatı ne işe yarar? Hükümet bu soruları kendi kendine sorsa dahi, bu çok da bir şey değiştirmeyecek. Saldırıları, güneydoğudaki Kürtlerle daha güçlü savaşmak için bir gerekçe olarak görecek ve bununla da her kim ve nerede düzenleyecek olursa olsun, yeni saldırılara sebebiyet vermiş olacak.  

©Deutsche Welle Türkçe

Christian Buttkereit

http://www.dw.com/tr/yorum-erdo%C4%9Fan-yanl%C4%B1%C5%9F-ki%C5%9Fileri-avl%C4%B1yor/a-36742420

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.