Leila Qasim: Kürdistan’ın Çiçeği
Hüsamettin Turan
Leila Qasim (Leyla Kasım), Kürt halkının hafızasında yalnızca genç yaşta şehit düşen bir kadın figürü olarak değil, aynı zamanda Ortadoğu’daki etnik kimlik mücadelesinin, kadın direnişçiliğinin ve çağdaş ulusal bilincin sembol isimlerinden biri olarak yer edinmiştir.
1952 yılında Hanekin’de doğmuş, Irak Baas rejiminin Araplaştırma politikalarına karşı yürütülen Kürt direnişinin genç ve kararlı bir neferi haline gelmiştir. Onun yaşamı, sadece bireysel bir siyasi aktivizm örneği değil, aynı zamanda toplumsal belleğin ve sembolik direnişin kadınla özdeşleşmiş biçimidir.
Irak’ta 1968 yılında iktidara gelen Baas rejimi, Arap milliyetçiliği temelinde Kürt kimliğini bastırmayı amaçlayan yapısal bir baskı süreci başlatmıştır. Bu süreçte özellikle üniversite gençliği arasında ulusal bilinç artarken, Leila Qasim da Bağdat Üniversitesi’nde sosyoloji eğitimi aldığı dönemde Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) gençlik kollarında aktifleşmiştir.
Siyasal tutumu, dönemin politik atmosferinde sadece bir muhalefet değil, aynı zamanda kadın olarak var olma ve temsil etme çabasıydı. Bu bağlamda, onun direnişi, Angela Davis’in ortaya koyduğu gibi hem etnik hem cinsiyet temelli baskıya karşı çok katmanlı bir mücadeleyi temsil eder.
1974’te Irak devletinin Leila Qasim’i siyasi eylemleri nedeniyle idam etmesi, egemenliğin kadın bedeni üzerinde nasıl gösterildiğini açık bir şekilde ortaya koyar.
Michel Foucault’nun biyopolitika kavramı, devletin beden politikalarıyla iktidarını nasıl sürdürdüğünü anlamak için önemli bir çerçeve sunar. Bu bağlamda Leila’nın idamı, yalnızca fiziksel bir infaz değil, Kürt kadınının sembolik cezalandırılması anlamına gelmektedir.
Judith Butler’ın yas tutmanın politikliği yaklaşımıyla bakıldığında, onun ölümü Kürt toplumu için ortak bir yas alanı yaratmış, bu yas zamanla direnişin birleştirici ve sürdürücü gücüne dönüşmüştür.
Uluslararası insan hakları kurumlarının ve küresel kamuoyunun Leila Qasim’ın idamına dair sessizliği, Edward Said’in oryantalist bakış açısını doğrular niteliktedir. Batı’nın Doğu’daki kadın direnişçileri yalnızca egzotikleştirerek ele alması ve politik özne olarak görmemesi, Leila örneğinde net biçimde ortaya çıkar.
Ne Birleşmiş Milletler ne de uluslararası feminist hareket, onun infazına yönelik kayda değer bir refleks göstermemiştir. Bu durum, evrensel insan hakları söyleminin seçici işleyişini de açığa çıkarır.
Leila Qasim, Kürt toplumu nezdinde bir sembole dönüşmüştür: Kürdistan’ın Çiçeği. Bu unvan, halkın onu sadece mücadele eden bir figür değil, güzelliğiyle, inancıyla ve cesaretiyle özdeşleşen bir değer olarak gördüğünü gösterir.
Maurice Halbwachs’ın kolektif hafıza kuramı çerçevesinde değerlendirildiğinde Leila, sadece bir tarihsel şahsiyet değil, Kürt ulusal belleğinin sürekliliğini sağlayan kültürel bir simgedir.
Onun ardından birçok Kürt kadını onun ismini anarak siyasi ve silahlı mücadelelere katılmış, kadınların temsil gücü artmıştır. YPJ, PJAK ve diğer kadın örgütlenmeleri, Leila’nın izinden giden yeni kuşakları oluşturmuştur.
Onun direnişi sadece geçmişin bir parçası değil, bugün halen Kürt kadınının mücadele azminde yankılanan bir sestir. Leila Qasim, aynı anda hem birey hem kolektifin ruhudur. Onun idamı bir sessizlik değil, halklar arası adalet arayışında haykırılan bir çığlıktır. Bu çığlık, yalnızca Kürt kadınları değil, dünyadaki tüm ezilen kadınlar için bir direniş çağrısıdır.
Kaynakça
Angela Y. Davis, Kadın, Irk ve Sınıf, (Çev. Zeynep Yelçe), Versus Kitap, 2019.
Michel Foucault, Hapishanenin Doğuşu: Disiplin ve Ceza (Çev. Mehmet Ali Kılıçbay), İmge Kitabevi, 2000.
Judith Butler, Kırılgan Hayat: Yasın ve Şiddetin Gücü, (Çev. Zeynep Direk), Metis Yayınları, 2005.
Edward W. Said, Oryantalizm, (Çev. Selahattin Aykaç), Metis Yayınları, 2001.
Maurice Halbwachs, Kolektif Hafıza, (Çev. Aylin Onaca) Heretik Yayıncılık, 2020.
Ofra Bengio, “Kürdistan’da Özerklik Talebinin Tarihsel Arka Planı.” Ortadoğu Etütleri Dergisi, Cilt 6, Sayı 2, 2014.
Sara Ahmed, Duyguların Kültürel Politikası, (Çev. Banu Karakaş) Koç Üniversitesi Yayınları, 2021.
Rûdaw