İsrail'in İran'a saldırısı hakkında neler biliniyor?

İsrail'in İran'a saldırısı hakkında neler biliniyor?

İsrail sabaha karşı başlattığı saldırılarda İran'ın nükleer ve askeri tesislerini hedef aldı. İki üst düzey komutanla, bilim insanları öldürüldü. Saldırılara dair neler biliniyor?

A+A-

Dünya Cuma sabahına İsrail'in İran'ın nükleer ve askeri tesislerine düzenlediği saldırılarla uyandı. İsrail'in "Yükselen Aslan" adını verdiği operasyon kapsamında, İsrail İran'daki 100'ü aşkın hedefe saldırı düzenledi. Operasyona 200 savaş uçağı katıldı. İran devlet medyası saldırı sırasında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 50 kişinin öldüğünü duyurdu. 

Saldırıların, Ortadoğu'da sürmekte olan savaşın bölgesel ve hatta küresel boyutta yayılmasını tetiklemesinden endişe duyuluyor.

İşte İsrail'in saldırısı hakkında bilinenler.

Kimler ve nereler hedef alındı?

İsrail'in saldırılarında birçok üst düzey İranlı komutan hedef alındı ve öldürüldü. Bunlar arasında İran İslam Devrim Muhafızları'nın komutanı General Hüseyin Selami, Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ve İran'ın eski ulusal güvenlik şefi Ali Şemhani de yer alıyor.

Öte yandan İran devlet medyasının aktardığı bilgilere göre, İsrail'in düzenlediği saldırıda altı nükleer bilim insanı da öldürüldü. Bunlar arasında İran Atom Enerjisi Kurumu'nun eski başkanı Fereydun Abbasi ve İslam Azad Üniversitesi rektörü olarak da görev yapmış fizikçi Muhammed Mehdi Tehranci de bulunuyor.

Birleşmiş Milletler'e bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), İsrail'in İran'daki uranyum zenginleştirme tesislerini hedef aldığını doğruladı ve durumun "son derece endişe verici" olduğunu belirtti. IAEA Başkanı Rafael Grossi, kurumun X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "IAEA, İran'daki son derece endişe verici durumu yakından izliyor. Natanz tesisinin hedef alınan noktalar arasında olduğunu doğrulayabiliriz" ifadelerini kullandı.

Öte yandan sosyal medyaya yansıyan ve Katar merkezli Al Jazeera televizyonu tarafından yayımlanan fotoğraflarda, saldırıların İran'da sivil binalara da isabet ettiği görüldü.

İsrail ne iddia etti?

Başbakan Benyamin Netanyahu, "İran'ın uranyum zenginleştirme programının kalbini vurduk. İran'ın nükleer silah üretme programını kalbini vurduk" diye konuştu. Netanyahu, "Bu operasyon daha birçok gün devam edecek" dedi.

İsrail ordusu, İran'ın gizli bir nükleer silah programı kurduğunu tespit ettiklerini iddia etti. Ellerinde "nükleer bombaya doğru hızla ilerlendiğine" dair kanıtlar bulunduğunu da öne süren İsrailli yetkililer, "Operasyonumuzun hedefi, bu tehdidi ortadan kaldırmaktır" diye konuştu.

Cuma günü açıklamalarda bulunan İsrail ordusu sözcüsü Tuğgeneral Effie Defrin de, "İsrail istihbarat bilgilerine göre İran rejimi gizli bir program kurdu. Bu program kapsamında İran'daki üst düzey nükleer bilim insanları gizlice, nükleer silah üretimi için gerekli tüm bileşenleri geliştirmeye yönelik deneyler gerçekleştirdi" diye konuştu.

Son aylarda toplanan istihbaratın İran'ın nükleer programında "geri dönüşü olmayan noktaya yaklaştığına dair kanıtlar sunduğunu" da belirten Defrin, "İran rejiminin binlerce kilogram zenginleştirilmiş uranyum üretme çabaları ile birlikte, yer altındaki merkezi olmayan ve güçlendirilmiş zenginleştirme tesisleri, rejimin askeri seviyede uranyum zenginleştirmesini mümkün kılıyor. Bu da kısa bir sürede nükleer silah edinmelerini sağlayabilir" diye konuştu.

İran ne tepki verdi?

İran İslam Cumhuriyeti yönetimi, İsrail'i kendilerine "korkakça bir saldırı" düzenlemekle suçladı.

Hükümetin açıklamasında, söz konusu saldırının, İran'ın uranyum zenginleştirme, nükleer teknoloji ve füze programında ısrar etmesinin nedenini kanıtlar nitelikte olduğu vurgulandı.

İran Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, saldırı Birleşmiş Milletler Şartı'nın açık bir ihlali olarak nitelendirildi. Açıklamada, "Sevgili vatanımız İran, zalim ve hain bir rejim tarafından haksız yere saldırıya uğramıştır. Siyonist rejimin İran'a yönelik saldırgan eylemleri, ABD'nin koordinasyonu ve onayı olmadan gerçekleştirilemezdi. Dolayısıyla, bu rejimin başlıca hamisi olan ABD hükümeti, Siyonist rejimin sorumsuzca yaptığı bu eylemlerin tehlikeli sonuçlarından da sorumlu olacaktır" ifadeleri kullanıldı.

Öte yandan açıklamada İslam Cumhuriyeti'nin meşru müdafaa hakkını kullanacağı ifade edildi. Kısa bir süre sonra ise İsrail ordusu, İran'ın kendilerine 100'den fazla insansız hava aracı (İHA) saldırısı düzenlediğini ve bunların İsrail sınırları dışarısında düşürüldüğünü açıkladı.

İsrailli iki yetkilinin verdiği bilgilere göre, İsrail İran'dan gelecek bir karşı saldırıya karşı hazırlık yapıyor. Yetkililer, bir misilleme saldırısının parçası olarak yüzlerce balistik füzenin kullanılabileceğini belirtti. Netanjahu, halkı uyararak, insanların uzun süre sığınaklarda kalmak zorunda kalabileceğini söyledi. Vatandaşların ordu tarafından verilen talimatlara uyması gerektiğini vurguladı.

Rubio: Biz İran'a yönelik saldırılarda yer almadık

Tahran ABD'yi İsrail operasyonuna koordinasyon ve onay vermekle suçlarken, Washington ise saldırılarda herhangi bir rolü olduğunu reddetti.

ABD Başkanı Donald Trump, Fox News'e verdiği demeçte, İsrail'in İran'a saldırı düzenleyeceğini önceden bildiğini ve Tahran'ın "nükleer bomba sahibi olamayacağını" vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise, İsrail'in söz konusu saldırıyı "tek taraflı" olarak düzenlediğini söyledi. İran'a bölgedeki ABD güçlerine saldırmaktan kaçınma çağrısında bulunan Rubio, "Bu gece İsrail, İran'a karşı tek taraflı bir harekette bulundu. Biz İran'a yönelik saldırılarda yer almadık ve en büyük önceliğimiz, bölgedeki Amerikan güçlerini korumaktır. İsrail, bu eylemin kendini savunmak için gerekli olduğunu düşündüğünü bize bildirdi" dedi. Rubio, "Şunu açıkça belirtmek isterim: İran, ABD'nin çıkarlarını ya da personelini hedef almamalıdır" diye konuştu.

Türkiye'den kınama

Türkiye ve uluslararası toplumdan İsrail'in saldırısına sert tepkiler geldi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, saldırıyı sert bir dille kınadı. Bakanlık açıklamasında, "Uluslararası hukuku açıkça ihlal eden bu saldırı, İsrail'in bölgede yürüttüğü stratejik istikrarsızlaştırma politikasına hizmet eden bir provokasyondur. Saldırıların, İran'ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleşmesi, Netanyahu hükümetinin herhangi bir meselenin diplomatik yollarla çözülmesini istemediğini ve kendi çıkarları doğrultusunda bölgesel istikrarı ve küresel huzuru riske atmaktan kaçınmadığını göstermektedir" denildi.

İsrail'e "daha büyük çatışmalara yol açabilecek saldırgan eylemlerine bir an önce son vermesi" çağrısında bulunan Ankara, "Savaşın yayılmaması için uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz" dedi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ise, X üzerinden yaptığı açıklamada, "İsrail İran'a saldırarak tüm bölgeyi ateşe atan vahşi ve barbar saldırılarına bir yenisini ekledi. Bu hukuksuz saldırıyı en güçlü şekilde kınıyoruz. İsrail saldırısının hiçbir meşruiyeti ve gerekçesi olamaz. Bu barbarca bir saldırganlıktır" ifadelerini kullandı. Çelik, "İsrail saldırganlığı tüm dünya için tehdittir. Buna karşı tüm dünya ortak somut tedbirler almalıdır" diye konuştu.

Suudi Arabistan'dan "kardeş İran" vurgusu

İran'ın bölgedeki en önemli rakibi olarak değerlendirilen ve ABD'nin geleneksel müttefiklerinden olan Suudi Arabistan'dan da İsrail'in saldırısına kınama geldi. Riyad'daki Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Suudi Arabistan Krallığı, kardeş İslam Cumhuriyeti İran'a yönelik açık İsrail saldırılarını güçlü bir şekilde kınadığını ve reddettiğini ifade etmektedir. Bu saldırılar, İran'ın egemenliğini ve güvenliğini zedelemekte ve uluslararası hukuk ile normların açık bir ihlalini teşkil etmektedir" denildi.

Radyasyon tehdidi var mı?

IAEA Başkanı Grossi, "Ajans, radyasyon seviyeleriyle ilgili olarak İran makamlarıyla temas halinde. Ülkedeki denetçilerimizle de iletişimimiz sürüyor" dedi.

Rafael Grossi, "İranlı yetkililer, Buşehr Nükleer Santrali'nin hedef alınmadığını ve Natanz sahasında radyasyon seviyelerinde herhangi bir artış gözlemlenmediğini IAEA'ya bildirdi" diye de ekledi.

Petrol fiyatı sıçradı

Öte yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısının piyasalarda yarattığı endişe sonrası petrol fiyatları yüzde 6'dan fazla yükseldi.

DW Türkçe

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.