Uluslararası Barolar Birliği İnsan Hakları Enstitüsü (IBAHRI), Osman Kavala'nın tutukluluğunun devam etmesi nedeniyle Türkiye'yi kınadı.

IBAR'dan yapılan açıklamada, "Bir Türk mahkemesinin bir sonraki duruşmaya kadar tutukluluğunu sürdürme kararının ardından insan hakları savunucusu Osman Kavala'nın keyfi olarak tutuklu kalmasını kınıyoruz. IBAHRI, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kavala'nın yargılanmasını adil olmayan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni (AİHS) ihlal eden hukuken bağlayıcı kararı uyarınca Türkiye'yi Kavala'yı serbest bırakmaya çağırıyor" denildi.

Açıklamada ayrıca BM İnsan Hakları Savunucularının Durumu Özel Raportörü Mary Lawlor'ın 9 Haziran 2021'deki ifadelerine yer verilerek "Kavala davasının bir adli taciz modelinin simgesi haline geldiği" ifade edildi.

IBAHRI Eşbaşkanı ve Avustralya Yüksek Mahkemesi eski Yargıcı (1996-2006), Hon Michael Kirby ise şunları söyledi;

"Osman Kavala'nın dört yıla yaklaşan tutukluluğu, yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ile Türkiye'deki insan hakları savunucularına yönelik sistematik baskının bir göstergesidir. IBAHRI, Türk makamlarına, AİHS'nin 6. maddesinde garanti altına alınan makul bir süre içinde yargılanma hakkı uyarınca, aşırı uzun yargılamaların aynı sözleşmenin 3. maddesi tarafından yasaklanan işkence, insanlık ve aşağılayıcı muameleye varabileceğini hatırlatır. Ek olarak, casusluk veya devlet sırlarının ifşa edilmesiyle ilgili ceza davalarında adil yargılanma konularına ilişkin 1551 (2007) sayılı Avrupa Konseyi Kararı, casusluk ve terörle ilgili davaların insan haklarını gereksiz yere kısıtlamak için bir bahane olarak kullanılabileceğini kabul etmektedir. Kavala'nın suçlandığı ilk suçlar, Türkiye'deki insan haklarını savunmasına ilişkin faaliyetlerinden kaynaklanmıştır. IBAHRI, onun derhal serbest bırakılmasını talep ediyor."