AİHM, 2009’da Kürt siyasetçilerin ve belediye yöneticilerinin yargılandığı KCK Ana Davası’nda “uzun süreli tutukluluk” ve “etkin savunma hakkının engellenmesi” gerekçeleriyle Türkiye’yi tazminat ödemeye mahkum etti
 

Belediye başkanlarının elleri kelepçeli fotoğrafı kamuoyunda tartışma yaratmıştı. Tutuklananlar arasında Hatip Dicle, Selim Sadak ve Abdullah Demirbaş gibi siyasetçiler de vardı 
AİHM, KCK soruşturması kapsamında tutuklanan 83 Kürt siyasetçinin 18 ay süreyle hakim karşısına çıkarılmadan tutuklu kalmaları, 15 ay boyunca dosyada “gizlilik” kararı bulunması nedeniyle tutuklamaya etkin itirazda bulunamadıkları için “özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiği” gerekçesiyle yaptığı başvuruyu karara bağladı. 
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) “Özgürlük ve Güvenlik Hakkı”nı maddesini ihlal ettiğine hükmetti.
AİHM, Türkiye’yi her bir başvurucu için 250 euro toplamda 20 bin 750 euro tazminata mahkum etti. 
AYM’ye bireysel başvuru hakkı düzenlenmediği için “kişi güvenliği ve özgürlüğü”, “adil yargılanma”, “serbest seçilme hakkının ihlali” gerekçeleriyle dosya AİHM’e taşınmıştı.
Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) 100’e yakın belediyeyi kazanmasının ardından belediye başkanları, meclis üyeleri ve STK temsilcileri “KCK şehir yapılanması” soruşturması çerçevesinde operasyonla gözaltına alınıp tutuklanmışlardı. Belediye başkanlarının toplu halde elleri kelepçeli halde adliyeye sevk görüntüleri tartışma yaratmıştı. Sanık avukatları tutuklamaların devamına duruşmasız ve dosya üzerinden karar verildiğini ve soruşturmayı yürüten ve yargılamayı yapan kamu görevlilerinin FETÖ’den ihraç edildiklerini bildirmişlerdi.