Saldırılara Demokratik Suriye Güçleri karşılık verecektir

Saldırılara Demokratik Suriye Güçleri karşılık verecektir

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Asya Abdullah, “Saldırılar nereden gelirse gelsin YPG ve Demokratik Suriye Güçleri karşılık verecektir. Kendini savunacaktır. Kim bize saldırırsa saldırsın onlara karşılık vereceğiz” dedi.

A+A-

PYD Eş Başkanı Asya Abdullah, Türkiye’nin Cerablus’a düzenlediği operasyon ve YPG’ye yönelik saldırılarla ilgili Sputnik'e konuşarak, "Türkiye Cerablus’a girerek Suriye topraklarını işgal etti. Türkiye’nin Cerablus müdahalesini bir işgal olarak değerlendiriyoruz. Rojava’daki 25 parti de müdahaleyi işgal olarak gördüğünü açıkladı. Suriye’nin işgali olarak görüldü. Bu işgalin tehlikesi vardır. Bu işgal Minbic zaferi için yapıldı. Afrin’e ulaşmayı kesmek için yapıldı. Haseke’de savaştaydık ve IŞİD Şedadi’de saldırıdayken bu saldırı yapıldı. AKP devleti Suriye politikalarında sonuç alamayınca bu müdahaleyi yaptı" diye konuştu.

'Türkiye ve ÖSO Minbic'e müdahaleyi düşünüyor'

 

AKP'nin 5 yıldır Esad'ın gitmesi gerektiğini ancak şimdi Esad ile görüştüğüne işaret eden Abdullah, "Türkiye rejimle ve İran’la diyalog sonucunda Cerablus’a müdahale etti. Bizim görüşümüz nettir, bu müdahaleye karşıyız. Bu sadece bizim meselemiz değildir, bütün Suriye’nin meselesidir hatta uluslararası bir meseledir. Cerablus çevresinde olan ÖSO ve Türkiye şimdi Minbic’e bir müdahaleyi düşünüyor. Minbic Askeri Meclisi olası bir müdahale olduğunda cevap verecektir. Kendini savunacaktır. Bu konuda bir açıklama yaptı" diye konuştu.

'İŞİD ile mücadele eden biziz, Türkiye'de bizimle savaşıyor'

Türkiye'nin IŞİD ile mücadele gerekçesiyle Cerablus'a girdiğini ancak amacının IŞİD ile mücadele olmadığını ve dünya ülkelerinden Türkiye'nin düzenlediği operasyona tepki gelmediğini dile getiren Abdullah, "IŞİD ile karada en çok mücadele eden biziz ve Türkiye bizimle savaşıyor bize müdahale ediyor. IŞİD’e karşıyım diyenler neden bize yönelik Türkiye’nin müdahalesine karşı tepkisiz kalıyorlar. Karşı çıkmaları gerekir tepki vermeleri gerekir" dedi.

'Bizim için Afrin ile Kobane'nin birleşmesi çok önemli'

"Afrin, Kobani, El Bab, Cerablus ve Minbic halkı Afrin ile Kobani’nin birleşmesini istiyor. Bölgelerinin de IŞİD ve diğer terör örgütlerinden temizlenmesi için askeri meclis kurdular.

Türkiye Cerablus’a müdahale ederek Afrin ile Kobani’nin birleşmesini engellemek istiyor. Rojava ve Kuzey Suriye Federasyonu’nun kurulmasını engellemek istiyor. Bölge halkları Kobani ile Afrin kantonunun birleşmesini istiyor. YPG, YPJ, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile diğer siyasi ve askeri güçler Afrin ile Kobani kantonunun birleşmesini istiyor. Bu konuda siyasi ve askeri görüşmeler var. Bizim için bu iki kantonun birleşmesi çok önemli. Buna değer veriyoruz."

'Federasyon sorunun çözümüdür'

 

Kuzey Suriye Federasyonu'nun bir çözüm olduğunu dile getiren Abdullah, "En iyi çözüm budur. Halkların bir arada yaşamasını savunan ve ortaklaşmayı esas alan sistem federal sistemdir. Bu sistem demokratik ve özgürlükçü bir sistemdir. Suriye sorununda çözümdür. Halklar da bu sistemi istiyor. Özgürleştirilen yerler federal sistemin projesidir. Bu proje bölge halklarının iradesidir. Bu sistem toplumun iradesini esas alır" dedi.

'Güvenli bölgenin amacı Kürdlerdir'

Türkiye'nin tampon bölge oluşturmasının zor olduğunu kaydeden Abdullah, "Türkiye bunu hep yapmak istedi ancak yapamaz" diyerek şöyle devam etti: "Bölge halkı, Suriye halkı Türkiye’nin bu politikasını desteklemiyor. Türkiye’yi Suriye’de istemiyor. Bu bir uluslararası sorundur. Türkiye’nin bu amacını gerçekleştirmesi mümkün değildir. Kürdler de bu politikaya karşı çıkıyor çünkü bu politikanın altındaki esas amaç başka şeylerdir. Türkiye’nin bahsettiği güvenli bölgenin amacı Kürdlerdir. Kürdlerin ilerlemesine karşı çıkmak için bunu yapmak istiyor. Güvenli bölge Suriye’nin yararına değildir. Suriye halkı Türkiye’yi istemiyor. Türkiye’nin niyetini iyi biliyor. Herkes bu konuda karşı çıkmalı."

 

'Cerablus, Bab ve Minbic halkı Türkiye'yi istemiyor'

 

Türkiye'nin Cerablus'un güneyine inmesi ve kalıcılaşmasının olamayacağını ifade eden Abdullah, "Türkiye kalıcı olamaz çünkü Suriye halkı ve Cerablus, Bab ile Minbic halkı Türkiye’yi istemiyor. Sert bir şekilde karşı çıkıyor. Zaten bu 3 kentin askeri ile sivil meclisleri Türkiye’yi istemediklerini ve kentlerine bir saldırı olursa cevap vereceklerini açıkladılar. Hangi yere saldırı olursa cevabı olacak. Minbic Askeri Meclisi şimdi Türkiye’nin saldırılarına karşılık veriyor. Minbic büyük zahmetlerle emeklerle kurtarıldı. Halk kentlerini kimseye vermez" ifadelerini kullandı.

'IŞİD'den alınan yerlere saldırı olursa, koalisyon ile ortak planlar durur'

DSG'nin uluslararası koalisyonun bir parçası olduğunu ve IŞİD'e karşı ortak mücadele ettiğini işaret eden Abdullah, "Yeni yerlerin alınması için de planlar var" diyerek, DSG tarafından IŞİD'den kurtarılan yerlere saldırı olmasının büyük bir sorun olacağını sözlerine ekledi. Abdullah, "Koalisyonun DSG ile yapacağı plan ve projeler durur. Bunun da hesabının yapılması lazım. Eğer bugün Minbic’e bir saldırı olursa başka hamleler durur. DSG Minbic’i savunur. Çünkü Minbic’in özgürleştirilmesi için yüzlerce şehit verildi. Büyük bir direniş oldu. Minbic’i özgürleştirenler kentlerini başkalarına asla vermezler, sonuna kadar direnirler. Kim bize saldırırsa saldırsın onlara karşı savaşırız. Eğer Suriye rejimi bize saldırsa onlarla savaşırız. Eğer başka güç olsa onlarla da savaşırız" şeklinde konuştu.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.