DİSK’ten ‘taşeron’ açıklaması

DİSK’ten ‘taşeron’ açıklaması

Diyarbakır Belediyelerinde güvenlik gerekçesiyle iş akdi fesh edilen taşeron işçilere ilişkin Genel-İş Sendikası Diyarbakır 2 No’lu şubesinde basın açıklaması düzenlendi.

A+A-

Hazırlanan basın açıklamasını okuyan DİSK Genel İş Sendikası 2 No’lu Şube sekreteri Hasan Hayri Eroğlu, 722 kişinin istihbari bilgiler doğrultusunda işten çıkarıldıklarını belirterek, bu durumun hukuki olmadığını söyledi.

DBP il eş başkanı ve iş akdi feshedilen işçilerin katılımıyla gerçekleştirilen basın açıklamasını okuyan DİSK Genel-İş Sendikası 2 No’lu Şube sekreteri Hasan Hayri Eroğlu, 2017 yılının Aralık ayında yayımlanan 696 sayılı KHK ile, taşeron işçilerinin kadroya geçirilmesi düzenlemesiyle yüzlerce işçinin daha işten çıkarıldığına vurgu yaparak şöyle devam etti: Şimdide sayın başbakanın bizzat konuyla ilgili yaptığı ‘hiçbir taşeron işçisi kadro dışı bırakılmayacaktır’ açıklamasına rağmen güvenlik soruşturması adı altında tam bir işçi emekçi kıyımı yapılmaktadır. Toplumun en ağır işlerini en düşük ücretle yerine getirmeye çalışan iş kolumuzdaki işçilerin bir günde sokağa atılması, aileriyle birlikte açlığa terk edilmesi ne toplumsal huzura ve barışa hizmet eder, nede sosyal devlet olma ilkeleriyle bağdaşır.”

‘Toplam 722 arkadaşımızı işten çıkardılar’

Eroğlu konuşmasında Diyarbakır’da şuana kadar iş akdi feshedilen taşeron işçilerinin sayısını açıklayarak şu bilgileri aktardı: “Büyükşehir Belediyesi’nden 242 kişi, Diski’den 76 kişi, Bağlar Belediyesi’nden 255 kişi, Yenişehir Belediyesi’nden 46 kişi, Sur Belediyesi’nden 42 kişi, Ergani Belediyesi’nden 56 kişi, Hazro Belediyesi’nden 5 kişi toplam 722 daha 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL ve sonrasında seçilmiş belediye başkanları yerine atanan kayyumlar eliyle sendikamız üyelerinin üzerinde emekçi arkadaşlarımız işten çıkarılmıştır.”

İstihbari bilgilere dayanarak yüzlerce işçinin işten çıkarılması hukuki değildir

“Suçun şahsiliği” ilkesini hatırlatan Eroğlu, yaşanan durumu kabul etmediklerini ve yetkililerin verdiği karı tekrardan gözden geçirmeleri gerektiğine vurgu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü: “Söz konusu işçi kardeşlerimizle ilgili ortada her hangi bir suç yada mahkemelerin verdiği mahkumiyet kararı yoktur. Şayet varsa bir suçlama bunun kararım vermesi gereken mahkemelerdir. Sadece istihbari bilgilere dayanarak yüzlerce işçinin işten çıkarılması ne hukukidir, ne adaletlidir, nede vicdanidir. Hukukta, "Suçun şahsiliği" ilkesi vardır. Suç fiili kişiyi bağlar bir kişinin her hangi bir akrabasının hukuki bir durumu varsa yada bir örgütle iltisakmın olması işten atılmasına gerekçe olamaz.”

(Tigris)

 

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.