Biraz vegan, birazda yeşil takılalım bu makalede

Biraz vegan, birazda yeşil takılalım bu makalede

Hüseyin Şahin

A+A-

Avrupa ülkelerinde doğan Kürt nesilleri Tırşoyu ne bilir nede yerler. Bir ve ikinci Kürd nesli kırsalda yaşamışlarsa Tırşoyu çok iyi bilirler. Bilmemeleri için ise hiç bir neden ve lüksleride yoktur.

 

Geçmişte kırsalda yaşayan Kürtler ancak  1970 ve 1980’lerde görece olarak değişik sebze ve meyveyle tanışabildiler. Kimi istisnalar Urfa, Antep,  Diyarbekir gibi yerlerde olsa bile, bu yukarıda bahsettiğim durumu pekte değiştirmezdi. Hayvancılık genel kabul gören geçim kaynağı idi. Tarımda ağırlıkta  buğday, arpa, çavdar, mercimek, nohut gibi tahıl ürünleri rağbeteydi. Sebzede ise başta patates, pancar, soğan, fasulye yer, yer hıyar ve domates gibi sebze türleri gelmekteydi. Durum bu olunca ve de ağır geçen kıştan sonra bizlerinde kıra çıkan ilk kuzular gibi, ilk işimiz Tırşo ve Pung (yemlik) toplayıp geçimimizi bir dönemde olsa bu türden sebzelerle sağlamak olurdu. Üç türden Tırşo bizim yaşadığımız İç Anadolu bölgesi olan Kayseri’ye, Sarız bölgesinde olurdu. Çayır ve kırda yetişen tırşolar. Çayır Tırşosu çiğnerken azda olsa hem sert, hemde kır Tırşosu kadar ekşi değildir. Kırda dediğim Tırşolar ise ikiye ayrılırlar. Birincisi kayalık yerlerde ve taşlar arasında olur ve çayır tırşosuna göre daha sulu, ekşi vede yumuşaktır. Diğer bir Tırşo ise Kuş Tırşosudur, yaprakları küçük ve lezeti diğerlerine göre daha güzeldir. Bu Tırşoları ince yufka ekmek içerisinde biraz tuz serperek yemek lezetlidir. Bununlada bitmedi, tırşoların çorbası, cacığı ise yaz mevsimini karşılamaya giden insanlar için adeta bu geçiş döneminde köprü görevi görmektedir. Çayır ve bayırda yetişen tırşoların özelliklede çayırdakiler gerçektende kuzu kulağını andırmaktadır. Yaprakları uzun, hafif genişleyip uca doğru incelemektedir.

 

Diğer bir bitki veya sebze adı ise pung tur, türkçe karşılığı ise yemliktir. Punk ise ağrlıkta tarlalarda ekinler henüz yeşermeden boy gösterirler. Pungun yaprakları ilk çıkan arpa yada çayır yaprakları gibi incedirler. Pungu toplamak genellikle küçük bıçaklarla eteklere koymakla olur. Buda yine ya yufka ekmekle sade yenilir, yada bulgura karıştırılarak pilav şeklinde bol tereyağ karıştırılarak yenilir. Bunun dışında Şorbe Ron (sulu yemek) veya peynirli börek şeklindede yenilir.

Kıvırcık, guli gibi sebzeler ise  çoğu zaman pilav, çorba gibi yemeklerde kulanılsalar bile kurutularak, kışa istif edilir. Bu Sebzeler ise genelde bıyık kayalıklar arasında ve nemli yerlerde yetişirler.

 pincar4.jpg

Kerenk, diğer bir adıyla eşkin, yada türkçe karşılığı ise kenger. Kerengler ağrlıklı olarak tepe dediğimiz çakılı ve taşları bol olan yerlerde yetişirler. Kerengler ilk filizlendikleri zaman dikenleri o kadar belirgin ve canı acıtacak kadar değillerdir. Henüz filiz halinde olupta koparılıp yiyilen kerenglerin lezzetide bir başkadır. Kerenglerde kendi lezzetlerine göre mutfaklara ayrı birer renk katmaktadırlar. Kerengler tepelerde hafif kurumaya yakın iken ise, bıçakla toprağa yakın bir yerden kesilerek sütü toprağa doğru akıtılır. Buradaki gaye ise akıtlan sütün güneş ısısıyla bir saat içerisinde kurutulması sağlanarak, sakız elde edilmesidir. Kereng sakızı ilk yarım saat çiğnene bildiğinde ancak hafif yumuşayarak, farklı bir lezete kavuşur. Kereng sakızı beyaz olup, bir saat çiğnendikten sonra genelde atılır. Diğer bir özellik ise hem ağız kaslarının güçlenmesini, hemde diş etlerinin beslenmesini ve bakterilerden arınmasını sağlar.

 

Gızera Tıran diğer bir adıyla yaban havucu. Gızera Tıran aslında renk olarak bildiğimiz havuca benzemez. Genellikle sert tepelerde yetişir ve dışı kahverengi içi ise beyazdır. Hatta ve hatta ne tipi ne de tadı havucu bile andırmaz. Genellikle yuvarlağa yakın birer şekilleri vardır. Gızera Tıranda dikkat edilmesi gereken en büyük konu ise, zehirlisini ayırt etmedir. Zehirli gızera tıranı yiyen bir kişinin ilk yapması gereken iş, süt mamülleri içip veya yemesidir.

 pincar3.jpg

Fısa Gur ise Mantar gillerdendir. Top büyüklüğünde 1 kg ağırlığında olup, taze yenildiğinde mantar tadı verir. Fısa Gurlar pişirildikleri gibi çorba veya böreklerdede safralarımıza renk katan diğer besin kaynaklarımızın vaz geçilmezlerindendiler. Fısa Gurlar Mayıs ve Haziran aylarında yenilmedikleri taktirde, Temuz sıcakları yaklaştıkça içi toz halini alarak, kına rengine dönüşür ve 100 gr. ma kadar düşerler.

 

Konu Tırşoda açıldı ve ben geldim Fısa Gurda noktaladım. Konu geniş ve Kurdistan’ın her bir bölgesinde farklı bitki ve sebze türleri ile karşılaşabilmek mümkün. Ben sadece bizim bölgemizde olan Sarız yöresindeki kimi bitki ve sebze türlerinde bahsettim. Nisan ayında Ukranyaya ailemle birlikte gitiğimde köy yerinde oldukça çok Tırşo yedik. Çorbasını, Salatasını yapmakla kalmadık, yaptığımız sac ekmeğiyle dürümleyerekte yedik. Berline geldiğimizde kız kardeşimin bahçesindede kopartıp hem salataya kullandık, hemde ekmek arası yaparak yedik. Geçenlerde ise Ailemle Göl kenarında gezinmeye çıktığımızda tekrar Tırşoları görünce dayanamayıp, eğilip toplayınca ardımdan 6 yaşındaki kızım ve eşimde toplamaya başladılar. Aklıma Tırşoyu yazma fikri geldi. Bu arada Tırşoların fotoğrafınıda çektim. Çektiğim Fotoğraflar arasında Tırşoya yakın Bitki türleride vardı. Bende eve döner dönmez dedimki “Tırşo“ ben seni Yazacağım ve bu köşeye konuk edeceğim. Bilinç altı ben seni hiç defterimde silmedim, bundan böylede silmem. Seni gördüğüm her ülkede Çin’de de olsa bile yemeye devam edeceğim, hemde en obur  bir fil gibi......

 

Sahi sizce  esas Tırşo hangisidir ve biz Kürdler veganmı (vejateriya) yoksa et oburlardanmıyız?.

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.