Suriye Demokratik Meclisi (MSD) Eş Başkanı Mahmud El Mislit, ulusal bir mutabakat olmadan yeni bir yapılanmaya gidilemeyeceğini belirterek, "Şam ile ilişkilerimiz iyi ve görüşmelerimiz devam ediyor" açıklamasında bulundu.
MSD, Suriye'ndeki geçtiği siyasi süreci değerlendirmek amacıyla Kamışlo'da bir toplantı gerçekleştirildi.
ANHA’nın haberine göre, Melekiye Salonu'nda yapılan toplantıya kanaat önderleri, din adamları, aşiret şeyhleri, kadınlar ve gençler katıldı.
"Suriye 2011 öncesine dönmeyecek"
Toplantıda konuşan Mahmud El Mislit, Kamışlo'nun Suriye'nin çok renkliliğini temsil ettiğini vurguladı.
Suriye'nin kader tayin edici bir süreçten geçtiğini belirten Mislit, "Bugün Suriye'de yeni bir sistem ve yeni talepler var. Ülkeyi başarıya ulaştırmak için bu dönemin sorumluluklarına uygun hareket etmeliyiz" dedi.
Suriye'nin artık 2011 öncesine dönemeyeceğinin altını çizen Mislit, "Biz Suriye'nin parçalanmasını istemiyoruz, halkların birliğine inanıyoruz. Birlikte olduğumuzda başaracağız" ifadelerini kullandı.
"Şam hükümeti meşruiyetini içeriden almalı"
Şam'daki hükümetin politikalarına değinen Mislit, bir hükümetin meşruiyetini dışarıdan değil, içeriden, halktan alması gerektiğini savundu.
Halklar arasında bir sorun olmadığını, ancak fitne çıkarmak isteyenlerin varlığına dikkat çeken Mislit, "Ulusal bir uzlaşı olmadan bu yapıyı inşa edemeyiz. İstediğimiz Suriye'ye ulaşmak için birliğe ihtiyacımız var" diye konuştu.
"Şam ile Görüşmeler Sürüyor, Arap Devletleriyle Temas Halindeyiz"
Konuşmasının en dikkat çeken bölümünde Şam yönetimi ile olan ilişkilere değinen Mislit, şunları söyledi:
"Şam'da yaşananlar bizim için önemlidir. Biz her zaman Suriye'nin durumunun iyi olmasını, kurumlarımızın ve sınır kapılarımızın açılmasını istiyoruz. Tüm Suriye bileşenlerinin haklarını talep ediyoruz. Şam'daki geçiş hükümeti ile görüşmeler sürüyor. 10 Mart Anlaşması, ulusal birliğin sağlanması için bir yoldur. Şam ile ilişkilerimiz iyi ve diyalog devam ediyor. Aynı zamanda Arap devletleriyle de görüşmelerimiz var ve siyasi arenadan uzak değiliz."