ABD Kürtlerden Vazgeçemez

ABD’nin Iraklı Kürtlerle ilişkisinin boyutu zaten farklıdır.

Hafta sonunda Roma her yıl düzenlenen Akdeniz Diyalogları toplantısına ev sahipliği yaptı. Suriye krizinin damga vurduğu toplantının Kerry, Lavrov, Mogherini, de Mistura gibi ağır topları vardı. En çok dikkat çeken konuşmacılardan biri de Trump yönetiminin Ortadoğu politikasını anlatması için davet edilen Mary Beth Long oldu. Long aslında Trump’ı reddeden Cumhuriyetçi müesses nizamın kalbinden çıkma bir isim. Yıllarca CIA’in operasyonlar bölümünde görev yapmış. Oğul Bush döneminde hem Rumsfeld hem de Gates’in savunma bakanlıkları sırasında yardımcılıklarını yaparak Pentagon’da kritik bir koltukta oturmuş.

2012’de Mitt Romney’nin kampanyasını yürütmüş. Trump’ın kampanyasına da son aylarda katılmış. Sadece ismi dışişleri bakan adayı olarak adı geçen Romney’le değil Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı atadığı General Michael Flynn ile de yakın çalışmış. Henüz yeni yönetimde resmi bir görevi yok ancak Amerikan basını kendisine teklif gittiğini yazdı. Trump’lı ABD’nin Türkiye için ne anlama geleceğini yorumlamasını istedim. Trump’ın bugüne kadar henüz söylemediklerine ışık tutan önemli tüyolar verdi.


ABD KÜRTLERDEN VAZGEÇEMEZ

- Sorum tam da Amerika’nın Suriyeli Kürtler konusundaki bu tutumunun Trump döneminde değişip değişmeyeceğiyle ilgili. Trump’ın PYD’ye bakışının farklı olması muhtemel mi? Ya da Ankara bastırırsa Trump Kürtleri Suriye’de oyunun dışına itmeyi ya da yalnızlaştırmayı düşünebilir mi mesela? 

Trump’ın liderliği altında yeni ulusal güvenlik danışmanı ve savunma bakanının yapacağı ilk iş IŞİD’le mücadeleye ağırlık vermek olacaktır. Terörle mücadelenin başat alanı IŞİD’dir, elbette yeniden yükselmeye başlayan El Kaide’yi ve Hizbullah gibi grupları da yabana atmamak lazım. Bu alanlarda etkin olan politikalar nedir, olmayanlar nedir masaya yatırılacaktır. Hem Iraklı Kürtler hem de Suriyeli Kürtler bugüne kadar bu istikametteki en etkin güçler oldu. Dolayısıyla da yapmak isteyeceğiniz son şey onları savaş alanından çekmek, sınırlamak ya da kabiliyetlerini azaltmak olur. Bunu dengeleyecek şey elbette ki Türkiye’nin Kürtlerin bağımsızlığıyla ilgili kaygıları ve kendi sınırları içinde bir yıldan fazladır maruz kaldığı şiddet olacaktır. Tahmin ediyorum Irak’taki Kürtlerin bağımsızlığıyla Suriye’deki mesele farklı değerlendirilecektir. ABD’nin Iraklı Kürtlerle ilişkisinin boyutu zaten farklıdır. Biliyorsunuz şu an Erbil’de ve Irak Kürdistanı içinde farklı noktalarda askeri varlığımız var.

- ‘Iraklı Kürtlere farklı, Suriyeli Kürtlere farklı davranılabilir’ dediğiniz yaklaşımı biraz açar mısınız?

Bakın, Erdoğan’ı endişelendiren asıl meselesinin Suriyeli Kürtler olduğunu biliyoruz. Belki yaklaşımda nüanslar olabilir ama ABD’nin IŞİD’le mücadelede ne Irak’taki ne de Suriye’deki Kürtlerden feragat edebileceğini sanıyorum. ABD’nin Kürtlerin temsil ettiği tampon bölgeden vazgeçebileceğini sanmıyorum. Kürtler muhtemel kriz sonrası Suriye’de (ya da adına ne derseniz deyin) Rusya-İran-Esad ortaklığındaki düşman yapıyla arada tampon olacaktır. Ben ABD’nin bu tamponu kaybetmek isteyebileceğini sanmıyorum. Bu bence Erdoğan’ın da değerlendirmesi gereken bir konu. Sonuçta bahsettiğimiz bu yapılar Türkiye ile sınır olacak. Erdoğan, Rusya-İran-Esad ortaklığındaki yapıyla arasında bir tampon olmasını ister mi ya da bu nasıl bir tampon olmalı? Kürtler bu tampon bölgenin içinde olmalı mı? Türkiye’nin Irak sınırı da benzer bir belirsizlikle karşı karşıya. Kürt bölgesi bağımsızlığını ilan etsin ya da şu anki haliyle kalsın, aşağıdaki Şii İran destekli kukla devletle Türkiye arasında bir tampon olacak.

TRUMP KÜRTLER KONUSUNDA ERDOĞAN’I İKNAYA ÇALIŞACAKTIR

- Ankara’nın şu an bu bahsettiğiniz denkleme sıcak bakmadığı ortada. Yaptığınız analiz Ankara ile Washington arasında Suriyeli Kürtler üzerinden yaşanan gerilimin süreceği anlamına mı geliyor?

Bence Trump nüanslı bir yaklaşım içinde olacak ve iki tarafla da ilişkilerini tutmaya çalışacaktır. Bu sırada da Erdoğan’ı Iraklı Kürtlerin ve Suriyeli Kürtlerin savaş kabiliyetlerini alandan sökmenin IŞİD ile mücadeleyi zedeleyecek bir hata olduğuna ikna etmeye çalışacaktır. Erdoğan’ı uzun vadeli düşünmeye ve bahsettiğim tampon bölgelere ihtiyaç olabileceğine ve bu bölgelerin nasıl olması gerektiğine kafa yormaya ikna etmeye çalışacaktır.

TÜRKİYE SURİYELİ KÜRTLERİN ÖZERKLİĞİ YERİNE İYİ BİR TEKLİFLE GELİRSE ALIR!

- Trump, kampanyası sırasında Kürtlere sempati ifade eden bazı cümleler kurmuştu ama harita üzerinde sizin yaptığınız analizleri yapabilecek bir durumu yoktu. Eğer başkanlık koltuğuna oturduğunda sizinki gibi görüşleri dinleyecekse ABD Trump döneminde Suriyeli Kürtlerin özerkliği ihtimalini kategorik olarak reddetmeyecektir. Sizi doğru mu anlıyorum? Doğru anlıyorsunuz. Ancak öte yandan unutmayın ki politikalarını ticaretteki gibi ‘al-ver’ anlayışı üzerine kuracak bir başkandan bahsediyoruz. Dolayısıyla da en iyi alışverişi yapmak isteyecektir. Eğer Türkiye uzun vadede Suriyeli Kürtlerin özerkliğinden daha fazla değer vereceği bir şey önerirse onu alır.

Tansu Çamlibel'ın söyleşisinın tamamı

http://www.hurriyet.com.tr/trumpin-ekibindeki-kritik-isimden-mesajlar-kurtler-abd-icin-tampon-guc-40296760

 

SÖYLEŞİ Haberleri

Mustafa Aydoğan: Kürt nüfus çoğalıyor, Kürtçe konuşanlar azalıyor
30 yıl sonra tahliye olan Rojbin Perişan: Vazgeçmediğin sürece umut vardır
İstanbul Sözleşmesi, İngiltere’de yürürlüğe girdi
Mücahit Bilici: 'Kürt demokrasisinin de Kürt askeriyesine 'haddini bil' diyebilmesi lâzımdır'
Kürt korkusu Kürtlerle ilgili hak taleplerini güvenlik meselesine indirgiyor