FT Esad Ailesi'nin Rusya'ya kaçırdığı serveti yazdı

FT Esad Ailesi'nin Rusya'ya kaçırdığı serveti yazdı

İngiliz Financial Times gazetesi, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve ülkenin en güçlü ailesi olarak bilinen Mahluflar arasındaki ilginç ilişkiyi irdeledi.

A+A-

Haber Merkezi- İngiliz Financial Times gazetesi, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve ülkenin en güçlü ailesi olarak bilinen Mahluflar arasındaki ilginç ilişkiyi irdeledi. Henry Foy imzasıyla yayınlanan makalede, Esad ailesi ile birlikte Mahlufların da Suriye'deki gelişmelerden dolayı paralarını Rusya'ya kaçırdıkları ve milyonlarca dolarlık emlak aldıkları belirtiliyor. 

Makalenin geniş bir özeti şu şekilde: 

"Moskova Nehri'nin bir kıvrımı üzerinde cam ve çelikten bir anıt Rusya'nın doğal gaz ve petrolle büyüyen ekonomisi ve gittikçe artan küresel cakasını yansıtıyor. Para aktıkça son yıllarda kentte gökyüzünü kaplayan gökdelenlerin sayısı neredeyse iki katına çıkmış, Stalin dönemi Moskova'sının en yüksek gökdeleni Seven Sister's bir cüce gibi kalmış durumda.

En gösterişli yerleşim biriminin kalbinde, 2012 yılında tahtını Londra'daki Shard'a devreden bir zamanlar Avrupa'nın en yüksek gökdeleni olan City of Capitals kompleksi yer alıyor. Kompleksteki kiracılar arasında Diageo gibi Rus ofisler, çok uluslu içecek şirketleri, İtalyan moda grubu Calzedonia ve en tepe Rus bankaları bulunuyor. Çevredeki kuleler ise bakanlıklara, beş yıldızlı otellere ve en zengin işadamlarına ev sahipliği yapıyor. 

Bu komplekse daha önce ifşa edilmeyen birine, Suriye krizi başladığında paralarını yurt dışına çıkarmak isteyen Beşar Esad ve ailesine ait on milyonlarca dolarlık 18 lüks daire bulunuyor. 

Aralarında Esad'ın kuzenlerinin de bulunduğu Suriye'nin en zengin ailesi olarak bilinen Mahluf ailesine mensup bazı kişiler geçtiğimiz altı yıl içinde bir dizi kompleks şirket bağlantıları ve kredi düzenlemeleri ile 40 milyon dolar değerinde 20 daire satın aldı. Bu durum hem Rusya'nın Suriye'deki rejimin koruyucusu, hem de muhtemel bir Batı yaptırımına karşı Esad'ın paraları nasıl yurt dışına çıkardığını gösteriyor. 

Emlak kayıt belgelerine göre 2013'ten bu yıl Haziran ayına kadar çoğu Avrupa Birliği ve ABD'nin yaptırım listesinde bulunan bu aile ve bağlantıları City of Capital kompleksinde bu daireleri satın aldılar. 

Global Witness (Küresel Tanık) adlı yolsuzlukla mücadele grubuna göre pek çok alışverişte bu kişiler Lübnan merkezli offshore bankaları da dahil kredi yollarına başvurdular. 

Rusya, Esad ailesinin iktidarda olduğu yaklaşık 50 yıl boyunca Suriye'deki rejimin daimi destekçisi durumunda. Fakat, Vladimir Putin, 2015 yılında Kremlin'in Esad rejimine tam desteğini açıklamasından sonra Şam ile en güçlü bağları geliştiren lider oldu. Rusya ve öncesinde İran'ın desteğini sağlamadan önce Esad ülkedeki kontrolün üçte ikisini kaybetmişti. 

Globel Witness'tan Isobel Koshiw, "Emlak anlaşmaları Rusya'nın katil Esad rejiminden faydalanan ya da yardım eden kişilerin yaptırımlardan kaçmasını nasıl sağladığını ortaya koyuyor"diyor ve ekliyor: "Suriye yanarken bu kişilerin Moskova'ya sığınarak  lüks bir yaşam sürmelerine izin veriliyor." Bu durum Rusya'nın rejim içinde yer alanlar ve paraları için nasıl bir güvenli liman olduğunu ortaya koyuyor. 

Chatham House Ortadoğu ve Kuzey Afrika Programı Başkanı Lina Hatip, Rusya'nın başından beri Esad rejimine yaptırımlardan kurtulması için yardım ettiğini belirtiyor. Hatip, Rusya'nın kendini Suriye devletinin garantörü olarak gördüğünü ve bunun için de askeri, politik ve ekonomik olarak Suriye devletini ayakta tutmak ve Moskova'ya bağlılığını korumak için her şeyi yaptığının da altını çiziyor. 

Her ne kadar satın alınan emlak miktarları küçük olsa da perde arkasında gelişen ilişkilerle ticari ilişkiler hızla büyüyor. Rusya, şirketlerinin fosfat, petrol ve gaz ve nihai olarak yeniden inşa faaliyetleri de dahil Suriye'nin doğal kaynaklarından imtiyazlar elde etmesini istiyor. Ayrıca Suriye'ye milyarlarca dolarlık silah sattılar. 

Mahluf'un Moskova'da aldığı emlak, Rusya'nın Suriye'nin zenginleri için bir merkez olma arzusunun da bir parçası. 

20 dairenin 13'ü direkt olarak eski güvenlik güçleri başkanı ve 2011'de başlayan barışçıl gösterileri bastıran Hafız Mahluf (48) tarafından satın alındı. İki daire ise Hafız'ın büyük kardeşi ve Suriye'nin en güçlü işadamı olarak bilinen Rami Mahluf'un eşi ve baldızına ait. Diğer üç dairenin de mülkiyeti Mahluf'un diğer kardeşlerinin kontrolünde. Bu mülklerden en az dördü, biri Rami ve Hafız'ın ikiz kardeşleri olan Iyad ve Ihab tarafından olmak üzere konaklama amaçlı kullanılıyor. 

Esad ailesinden sonra Mahluf ailesi Suriye'nin en etkin ve rejimi destekleyen en önemli kaynak olarak değerlendiriliyor. 

Lina Hatip'e göre Mahluf ailesi Suriye rejimini ayakta tutma konusunda kritik bir rol oynadı. Anne tarafından Esad'ın kuzeni ve çocukluk arkadaşı olan Rami Mahluf, Syriatel'in sahibi ve Suriye'nin en zengin kişisi ve halk tarafından da Esad ailesinin bankeri olarak biliniyor. 

Her ne kadar kendisi çok fazla kamuoyunun önünde görünmese de büyük oğulları Muhammed ve Ali gösterişli yaşamlarıyla tepki çekmişti. 

Baba Mahluf 2008 yılında yaptırımlara maruz kalan ilk kişi olarak biliniyor. Sızdırılan diplomatik yazışmalarda bağlantılarını haksız kazançlar için kullandığı ortaya çıkmıştı. Yazışmalara göre elde edilen paraların bir kısmı saraya kanalize ediliyor. Batılı yaptırımlarda Mahluf ailesinden dört kardeş ve Esad ailesinin cephe hattı gibi hareket eden diğer iş insanları yer alıyor. 

İsmini vermek istemeyen Suriyeli bir uzman, tüm bu kişilerin Esadları fonladığını, para kazanmak ve mal varlıklarını korumak için Esadlara muhtaç olduklarının altını çiziyor. 

Tüm bunlara rağmen Suriye'nin en önde gelen iki ailesi arasında ilişkilerin gergin olduğu söyleniyor. Mahluflar en önde gelen Alevi ailesi ve kendileri gibi Alevi olan Esadlardan daha prestijli olarak biliniyorlar. 

İki aile, 2000 yılına kadar Suriye'de devlet başkanlığı koltuğunda oturan Hafız Esad'la Enise Mahluf arasında stratejik bir evlilik yapıldı. 2016 yılında ölen Enise Mahluf adeta iki aile arasındaki köprü gibiydi. Esad ailesinden bazı kişiler iki aile arasında sürekli bir gerginlik bulunuyor ve bu son dönemde daha da arttı. Yeni savaş ekonomisi Rami'nin aleyhine işletiliyor. İş insanları ve uzmanlar, rejimin Syriatel'de Rami'nin kontrolünü zayıflattığını ve sahibi olduğu Al Bustan vakfına da el koyduğunu belirtiyor. 

Uzmanlar, Mahluf'un zenginliklerini Esad'dan kaçırmaya çalışacağını ifade ediyor. 

Savaş ekonomisinden faydalanmayı sürdüren Mahluf ailesinin önemli bir kısmı Rusya'ya gitti. Mahluf'un oğlunun Moskova'da vaktini geçirdiği artık sır değil. Ama Mahluflar tüm mal varlıklarını dışarı çıkarmış değil. Hafız Mahluf'un mal varlığı daha önceden çok fazla bilinmiyordu. 

Kronoloji:

Mart 2011: Suriye genelinde gösteriler başladı.

9 Mayıs 2011 Avrupa Birliği, Rami, Hafız, Iyad ve Ihab Mahluf'u yaptırım listesine aldı. 

Ağustos 2013: ABD Başkanı Obama, Kongre'den, kimyasal silah kullanıldığı gerekçesiyle Suriye'ye asker gönderilmesini onaylamasını istedi. 

18 Aralık 2013 Rami'nin eşi Razan Osman, Moskova Tower'ın 58. katında 225 metrekare daire, kız kardeşi Nida ise 53. katta 197 metrekare'lik bir daire aldı. 

13 Mart 2015 Hafız Mahluf 60. katta 218 metrekare bir daire satın aldı. 

Eylül 2015: Rusya, rejimin yanında savaşa girdi ve muhalifleri bombalamaya başladı. 

15 Eylül 2015: Mahluf'un beşinci kardeşi Kinda, 20. katta 184 metrekarelik daire aldı. 

16 Eylül 2016: Hafız Mahluf'un sahibi olduğu Artemis, Bellona ve Khestia City of Capitals gökdeleninde 11 daire aldı. 

Aralık 2016: Esad, Suriye'nin ikinci büyük kenti Halep'i ele geçirdi. 

16 Mayıs 2017: Muhammed Abbas, Ihab ve Iyad Mahluf ABD'nin yaptırım listesine alındı. 

5 Haziran 2017: Ihad ve Iyad Mahluf City Capitals'deki St Petersburg kulesinin 28. katında 226 metrekare daire satın aldı. 

29 Ocak 2019: Daha önce Hafız Mahluf'un sahibi olduğu Artemis, Moskova Kulesi'nin 47. katında 102 metrekarelik daire aldı. 

15 Şubat 2019: Iyad ve Ihad Mahluf başka bir kuleden bin 243 metre karelik bir emlak aldı. 

20 Haziran 2019: Daha önce Hafız Mahluf'un sahibi olduğu ancak şimdi Lübnan merkezli Briana Sal Offshore tarafından kontrol edilen Bellona, Moskova Kulesi'nin 63. katında 233 metrekarelik daire aldı. Adı ilk kez Suriye'nin Lübnan'ı işgali sırasında bir subay olarak duyulan Hafız Mahluf, Esad ve 40. Şube olarak bilinen güvenlik ünitesine şahin tavsiyelerde bulunmasıyla tanındı ve gösterilerin kanlı bir şekilde bastırılmasında önemli rol oynadı.

2011 yılında AB tarafından, göstericilere şiddet uygulamaktan dolayı yaptırım listesine alındı. 2014 yılında koltuğundan alınan Hafız Mahluf her ne kadar aforoz edilmiş gibi görünse de istihbarat kaynaklarına göre Suriye'de hiç kimse emekli olamaz kuralının geçerli olduğunu belirtiyor.

Yazının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz

Kaynak: Ahval Türkçe

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.