PDK Bakur Genel Başkan Yardımcısı Hişyar Özalp ve parti sözcüsü Rıdvan Dalmış, tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş görüştü.

Demirtaş ile parti yöneticiliği sıfatından ziyade "üç Kürt olarak" görüştüklerini vurgulayan Özalp, Demirtaş’ın sağlık durumunun iyi olduğunu, moralinin yerinde olduğunu dile getirdi.

Hişyar Özalp, “Demirtaş tüm Kürt liderlerine selamını söyledi, özellikle bu mesajını ulaştırmamızı istedi. Biz kendisine Selahattin Demirtaş’ın önemli bir siyasi figür olduğunu, Türkiyelileşme çizgisinin ideoloğu olarak bilindiğini, bizim ise Kürdistani, ulusal çizgiyi savunduğumuzu dile getirdik. Biz savunduğu çizginin şu ana kadar Kürtlere herhangi bir kazanım sağlamadığı yönünde eleştiride bulunduk. Kendisi uzun uzadıya bu çizgiden bahsetti, projelerini anlattı” dedi.

Özalp ayrıca Demirtaş’tan “kendi kaderini tayin hakkı” üzerine de mesajlar vermesini istediklerini belirterek, "Kendisi de buna itiraz etmedi. Ancak kendi çizgisinde ısrarcı olduğunu, bu projenin Kürtler için daha iyi şeyler getireceğine inandığını belirtti. 'Türkiye’yi sadece Türklere bırakmayız, bizim de Türkiyemizdir' dedi. Kuzey Kürdistan için de bir çeşit otonomi talep ettiklerini  anlattı" ifadesini kullandı.

PDK Bakur Genel Başkan Yardımcısı Özalp, Demirtaş’ın açıkça Kürt partilerin birlikte çalışması gerektiği mesajını verdiğini belirterek, şu ayrıntıları dile getirdi:

“Fakat biz kendisine PKD Bakur olarak Türkiye Meclisi’nde yer almak istemediğimi söyledik. O da birlikte çalışmamız gerektiğini, bunun olumlu bir şey olacağını söyledi. 'Yada biz de projemizi söyleyelim, siz de kendi projenizi söyleyin, böyle devam edelim, Kürdistani çizgi de olmalı, bir ihtiyaçtır. Sadece biz değil, tüm Kürtler HÜHA PAR da dahil birlikte çalışmamızı istiyor' dedi.

Seçimler konusunda ise Demirtaş ‘üçüncü yol’ dediği Türkiye’deki demokratik çevrelerle birlikte ittifak yaparak seçimlerde büyük etki yaratacaklarını belirtti. Ancak biz bunu eleştirdiğimizi dile getirdik, siyasi bir liderin Türkiyelileşme söyleminin özelikle Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkını savunan gençlerde reaksiyona neden olduğunu söyledik. O da bu eleştiriyi gözden geçireceğini belirtti.”