Başkan Barzani: Coğrafya Kürtlere büyük zulüm yaptı

Başkan Barzani: Coğrafya Kürtlere büyük zulüm yaptı

Başkan Mesud Barzani, MBC1 televizyonuna verdiği röportajda, yaşamının farklı aşamalarına dair soruları yanıtladı.

A+A-

Haber Merkezi - Efsanevi Kürt lider Mela Mustafa Barzani’nin vefatının kendileri için felaket olduğunu kaydeden Başkan Barzani, ancak bunun Kürt davasının yok olmasına neden olmadığını belirtti.

“Coğrafya Kürtlere zulüm etmiş midir” sorusunu yanıtlayan Başkan Barzani, “Şüphesiz coğrafya bize büyük bir zulüm yapmıştır” dedi.

MBC1 televizyonunun sorduğu bazı sorular ve Başkan Barzani’nin verdiği yanıtlar şöyle:

MBC1: Siz hep zulme uğrayan oldunuz. Peki halka zulmetmekten korkuyor musunuz?

Başkan Barzani: Kendisine zulmedilen ve halka zulmeden kişi, kendisine daha çok zulüm edilmesine layıktır.

MBC1: Genellikle sizi Kürt elbiseleriyle görüyoruz, bunun sebebi nedir?

Başkan Barzani: Kürt elbisesi, Peşmerge elbisesidir. Bu elbiseleri giymezsem başka bir şekilde yorumlanabilir ve bu Peşmerge’ye tesir eder diye inanıyorum.

MBC1: Saray yaşamını mı, dağ yaşamını mı tercih edersiniz?

Başkan Barzani: Dağ yaşamını

MBC1: Dağ yaşamı yorucudur.

Başkan Barzani: Benim için öyle değildir, daha rahattır.

MBC1: Silah sesi sizin için nedir

Başkan Barzani: Müzik (Gülüyor)

1969 yılında Irak Ordusu’nun Kürdistan Bölgesi’ne çok geniş çaplı bir saldırı başlattığını ve kısmi başarı elde ettiklerini söyleyen Başkan Barzani, aynı yılın Eylül ayında Kürt hareketinin büyük bir atağa geçtiğini ve Irak güçlerine tarihinde en büyük hezimeti yaşattığını kaydetti.

Eylül Devrimi’nden sonra Bağdat hükümetinin Kürt hareketi ile müzakereler için aracılar gönderdiğini belirten Başkan Barzani, Seyyid Aziz Şerif’in arabulucu olarak geldiğini ifade etti.

O dönemde Saddam’ın daha mütevazi, daha açık sözlü ve daha edepli olduğunu kaydeden Başkan Barzani, 90’lı yılların ardından ise bakanların bile yanında izni olmaksızın konuşamaz ve hareket edemez olduğunu belirtti.

Kürt lider Mela Mustafa Barzani’ye yönelik suikast girişiminden söz eden Başkan Barzani, Saddam’ın Kerkük’ün Kürt kenti olduğunu kendisine söylediğini ancak ekonomik bir merkez olduğu için devlet kurmaya elverişli olduğunu söylediğini dile getirdi.

Eylül Devrimi’nin en büyük başkaldırı olduğunu söyleyen Başkan Barzani, “Önceki devrimler bölgeseldi, ancak Eylül Devrimi kapsamlıydı, tüm bölgelerde ve tüm kesimlerin katılımıyla yapıldı” dedi.

O dönemde Türkiye, İran ve Suriye’nin Irak’la birlikte kendilerine karşı ittifak yaptıklarını dile getiren Başkan Barzani, Arap devletlerinden de kendilerini destekleyen ülkenin olmadığını ancak Saddam Hüseyin ile Mısır lideri Cemal Abdunnasır’ın arasının bozulmasının ardından, Abdunnasır’ın Kürt hareketine sadece manevi destek verdiğini ifade etti.

İki farklı Saddam

Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’i iki farklı dönemde gördüğünü ve farklı kişiliklerle karşılaştığını belirten Barzani, Eylül Devrimi dönemindeki Saddam ile Raperin’den (Büyük Ayaklanma) sonra Kürt liderliği ve Baas rejimi görüşmeleri esnasında gördüğü Saddam arasında çok büyük bir fark olduğunu söyledi.  

Başkan Barzani, “(Eylül Devrimi döneminde) Görüşmeler devam ediyordu. Birgün Bağdat’tan bir heyet  geldi. Saddam’ı orada gördüm. Faud Arif de yanındaydı ki kendisi Kürt siyasi bir şahsiyettir. Yine Sadun Haddan ve İzzet Mustafa’da heyette yer alıyordu. Mele Mustafa Barzani ile bağlantı kurup böyle bir heyetin geldiğini söyledim. O daha gelmemişti. Saddam bir gece yanımızda kaldı. Doğrusu o zaman gördüğüm Saddam ile 1991-92’de Raperin’den sonra gördüğüm Saddam arasında büyük bir fark vardı” dedi.

O dönemde Saddam Hüseyin’in meslektaşlarına karşı açık sözlü, coşkulu, mütevazi ve edepli bir tavır içerisinde olduğunu belirten Barzani, “Fakat 1991’de gördüğüm Saddam’ın yanında oturan bakanlarının dahi ağzından tek bir kelime çıkmıyor, teprenmiyorlardı. Sadece o soru sorduğunda konuşabiliyorlardı” ifadelerini kullandı. 

Saddam’ın Kürt ve Kerkük meselesine bakışı

Saddam Hüseyin’in Irak Cumhurbaşkanı yardımcısıyken Kürt meselesi ve Kerkük sorununa yaklaşımını da değerlendiren Mesud Barzani, şöyle devam etti:

“Doğrusu o (Saddam) Mayıs mutabakatının imzalanmasında önemli bir rol oynadı. O coşkulu ve cesaretliydi. Kürtlerin haklarına inancı olabileceğini tahmin etmemiştim ama o anlaşmaya varamazsak bile buna inanıyordu. Sanırım anlaşma olmaması kendi iç durumlarından kaynaklandı. Öyle olmazsa 4 yıl sonra neden darbe oldu?”

Kerkük meselesi ve Mayıs 1970 deklerasyonuna da değinen Başkan Barzani, “Kerkük meselesinin baştan beri çözülmesi gerekiyordu. Anlaşmadan 4 yıl sonra Kerkük ve ilçelerinde referandum yapılması gerekiyordu. Bu meselenin çözülememesi hataydı” dedi.

Barzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi.  Fakat, devlet kurmak için ekonomik bir altyapıya sahip olduğu için buna razı olamayacaklarını söyledi” sözleriyle yanıt verdi.

Barzani, MBC muhabirinin, “Coğrafya Kürtler için zulüm oldu mu” sorusunu, “Coğrafya bize büyük bir zulüm yapmıştır” şekleklinde yanıtladı.

Başkan Barzani, “Her zaman zulme uğrayan oldunuz. Peki halka zulmetmekten korkuyor musunuz?” sorusuna ise, “Zulme uğradığı halde halka zulmedenler, daha büyük bir zulmü hak ediyor” yanıtını verdi.

Eylül Devrimi

Ölümsüz Kürt lider Mele Mustafa Barzani liderliğinde 11 Eylül 1961’de başlayan ve tarihe “Eylül Devrimi” olarak geçen harekete ilişkin derğelendirmelerde bulunan Barzani, Eylül Dervimi’nin Kürt halkının başlattığı en büyük devrim ve başkaldırı olduğuna inandığını söyledi.

Barzani, “Çünkü Raperin ve diğer devrimler bölgeseldi, belli bir sınır ve zaman içerisinde gerçekleşti. Kısa sürdüler, bir yıl veya birkaç ayı geçmediler. Fakat Eylül Devrimi devam etti, Kürdistan’ın tüm parçalarındaki cengaverler devrime katıldı, devrim saflarında yer aldı” dedi.

Zavite Savaşı

Eylül Devrimi döneminde 12 Aralık 1961 yılında Duhok’un Zavite bölgesinde Peşmerge ile Irak ordusu arasında yaşanan savaşı “tarihi bir savaş” olarak nitelendiren Başkan Mesud Barzani, 1963 yılında Revanduz havzası ve Metina Dağı’nda yaşanan çatışmaların da Eylül Devrimi’nin en zorlu dönemlerine denk geldiğini söyledi.

Mesud Barzani, “O yıllarda genel bir seferberlik vardı, İran, Türkiye ve Suriye de katılmıştı. Suriyeliler iki tugay gönderdi ve Irak’ta darbe gerçekleştirildi. Onlar bizimle savaştı ama orduları büyük bir yenilgi yaşadı” dedi. 

O dönemde Irak ve Türk ordusu arasında da koordinasyon olduğunu ve Musul’da ortak bir karargahları bulunduğunu belirten Barzani, “İran askerleri de Kerkük’teydi. Irak, İran, Türkiye ve Suriye arasında tam bir koordinasyon vardı. Biz ablukaya alınmıştık fakat Allah’a şükürler olsun ki biz kazandık” diye konuştu.

Rudaw, K24

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.