Mustafa Kalpak

Mustafa Kalpak

Yazarın Tüm Yazıları >

12 Eylül öncesi ve sonrası Kürt hareketinde güç dengeleri

A+A-

1

 

* İddia ediyorum:12 Eylül 1980 darbesi öncesi Kürt parti ve örgütleri Türkiye dışına çıkma kararı almasaydılar PKK yine o zamanlar gibi marjinal silahlı bir gurup olarak kalırdı. PKK'nin bugünkü gücünün kaynağı dünkü güçlü siyasi hareketlerin zayıf düşmesine bağlıyorum. Bu örgütlerin zayıf düşmeleri ve giderek yok olmaları, güç dengesini PKK'ın lehine kaymaya yol açtı.  Sivil siyaset alan PKK dışı örgülerin alanıyken, bu alan da PKK'nin tahakkümüne geçti. Böylece PKK hem silahlı hemde sivil siyaset alanına hâkim oldu.

 

12 Eylül Darbesi öncesi hiçbir sivil-siyasi Kürt hareketi belini doğrultamadı. Hemen hepsi tarihe karıştı.

 

*Yanlış kanı: PKK, halkın anlayacağı destek vereceği, benimseyeceği silahlı şiddet siyasetine başvurduğu için güçlenmiştir. No!

 

* Yanlış kanı: HDP'ine verilen 5-6 milyon oyun dolaysıyla PKK'nin silahlı şiddet çizgisine verilmiş oylar olarak değerlendirilmesi. No!

 

*Kürt bölgesinde faaliyet gösteren HDP'nin içinde PKK'nin bir nüfusu vardır.  Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 21 Nisan 2017 verilerine göre, HDP’nin üye sayısı 37 bin 551. HDP içinde HDP'ine oy kullanan ve PKK "tabanı" sayılan bir seçmen kitlesi vardır. Bu kesimin oyları HDP'nin almış olduğu toplam oylar karşısında marjinal oylardır. Kısaca; HDP seçmeni oyunu kullanırken başka sazdan çalıyor. HDP içindeki PKK seçmen/taraftar ise başka. 

 

Biri PKK'nin zayıflaması için diğeri ise güçlenmesi için oy kullanıyor.

 

 

2

 

*PKK'nın eylem gücü vardır. 5-6 milyon seçmen PKK'nin gücünün boyutlarını gözönünde bulundurarak, fazla şiddet daha fazla oy getirir hesabını yaparak PKK'nin atına oynamıyor ve oyunu bu gaye uğruna kullanmıyor. No! 

 

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bayık 2015 te, HDP’yi kastederek “Kürt özgürlük hareketinin varlığı ve direnişi olmasaydı, bu saldırılar ortamında yüzde 5 oranında bile oy alınamazdı” analizi doğru değildir. No!

 

*Daha öncede bahsettim: PKK silahlı şiddeti artıkça HDP oyların da bir artış olmuştur. Neden? Seçmenin bir gündemi var. O da: Seçmen HDP'nin mecliste temsil edilmesini istiyor. HDP' ini PKK'nin silahlı şiddet siyasetine alternatif görmesini istiyor. Seçmen, HDP'nin "barış" sloganı ve "Türkiyecilik" siyasetini benimsiyor. HDP'nin milyonları bulan oyların kaynağı buralarda yatıyor. 

 

*HDP içindeki marjinal PKK seçmenin/taraftarların Kürtçülük saiklerinden dolayı, mağduriyeten doğan tepkiler, bölgede bir iş kapısı olma beklentileri PKK için birer oy depolarıdır.  Bu kesimler PKK'nin işaret etiği partiye oy veriyorlar. Bu oylar HDP içindeki PKK oylarıdır denilebilir. Bu seçmen oylar da HDP'nin Türkiyecilik siyaseti ile entegre edilmiştir. Yani: PKK ile HDP Kürt sorunu konusunda benzer şeyler söylüyorlar. Birleştikleri esas konu: Türkiyeciliktir, siyasi entegrasyondur. Kısaca; PKK; HDP içinde nüfuzu kullanarak Kürt soruna şekil vermiştir. Burda PKK' nin bir gücünden bahsedilebilir. 

 

* HDP yönetimi PKK ile ilişkilerinin tümünü koparsa HDP yine bu milyonlarca oyları koruyacaktır. HDP'nin "Hep birlikte Türkiye" siyasetinin bir karşılığı vardır. HDP, Türkiye'de yeni solun temsilcisi olarak belkide oylarını daha da artıracaktır. Öyle bir durumda HDP içindeki marjinal PKK tabanı/taraftarların bir bölümü belki de HDP' den ayrılacaklardır. 

 

*Aslında HDP sivil bir "Kürt siyasi hareketi" projesi PKK'ine alternatif düşünülmüş bir projedir. 

 

 

3

 

Güç nedir?

Güç bir işi yapabilme kudretidir. Bir işi başarabilme yetki ve yeteneğe sahip olmak demektir. Siyaset yönetimini elinde bulundurarak ve örgüt gücünü kullananarak insanları yönetebilme, yönlendirebilme ve iş bitirme sanatıdır.

 

Eğer bugün sıfır nokta ötesinde (sınırlar ötesi) PKK barınmak için yer arıyorsa sadece PKK nin silahlı eylemleri kendi başına güç sayılabilir mi?

 

Önceki ve Sonraki Yazılar